su yolu - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

su yolu



"su yolu" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
su yolu waterway i.
General
su yolu flume i.
su yolu watercourse i.
su yolu channel i.
su yolu water main i.
su yolu culvert ark i.
su yolu conduit i.
su yolu dike i.
su yolu drain i.
su yolu water i.
su yolu water line i.
su yolu culvert i.
su yolu gully drain i.
su yolu water way i.
su yolu port i.
su yolu delf i.
su yolu gote [dialect] [uk] i.
su yolu gout [dialect] [uk] i.
su yolu offtake i.
su yolu course i.
su yolu dick [dialect] [uk] i.
su yolu drock i.
su yolu sheuch [scotland] i.
su yolu spreader i.
su yolu spreader dam i.
Technical
su yolu port i.
su yolu gutter i.
su yolu waterway i.
su yolu gully i.
su yolu flume i.
su yolu dyke i.
su yolu canal i.
su yolu conduit i.
su yolu dike i.
su yolu lode [dialect] i.
Marine Biology
su yolu duct i.
Environment
su yolu powdike i.
Geography
su yolu lade i.
su yolu watercourse i.
su yolu seaway i.
su yolu rhine [uk] i.
su yolu rib i.
su yolu rine [dialect] [uk] i.

"su yolu" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 52 sonuç

Türkçe İngilizce
General
gelgitin etkisini gösterdiği su yolu tideway i.
kemerli su yolu aqueduct i.
iki su kütlesini birleştiren genişçe su yolu sound i.
iki deniz veya su kütlesini birleştiren dar su yolu strait i.
yurtiçi su yolu inland waterway i.
bent ve su yolu gibi yapıları erozyondan koruma amacıyla kullanılan, çalılık, sırık gibi malzemelerden örülmüş hasır dutch mattress i.
kıvrılan nehir veya su yolu tabanı link i.
su yolu üzerindeki havuz gare i.
ince su yolu runnel i.
su yolu inşa etmek flume f.
Trade/Economic
su yolu ile gönderme conveyance by water i.
su yolu ile taşınan waterborne s.
Technical
değirmen suyu akıntısı için yapılan su yolu lade [scottish] i.
su çıkış yolu water outlet i.
su yolu işletme şubesi water way grand division i.
su boşalma yolu water outlet i.
su yolu işletme kısmı water way division i.
su yolu yapımında kullanılan delikli bir tuğla draintile i.
su altı tren yolu ferry railway i.
su yolu ile taşınan water-borne s.
Construction
su tutan drenaj veya su yolu catchwater i.
oluktaki su yolu troughway i.
künklü su yolu tile drain i.
gemilerin üstünde su yolu açmak için kullanılan bir çıkıntı chine i.
Railway
demiryolu-su yolu-demiryolu ulaştırması rail-water-rail i.
Marine
kapalı su yolu closed conduit i.
navigasyona uygun su yolu fair way i.
payandalı su yolu buttress wall-type dike i.
su yolu ile taşıma waterage i.
(seyre uygun) su yolu water way i.
alaska'nın güneybatısında seattle ila skagway arasında bulunan doğal bir su yolu inland passage i.
açık deniz gemiciliğine elverişli derin iç su yolu seaway i.
Marine Biology
su yolu üzerindeki organik veya inorganik bütün maddeler seston i.
Botanic
su yolu ile tozlaşma hydrophily i.
su yolu ile tozlaşan hydrophilous s.
Agriculture
çim veya turba ile yapılan su yolu turf drain i.
alçak rakımlı tarım alanlarını sulamak için geçirimli katmanlardan su taşıyan yatay yeraltı su yolu düzeni qanat i.
alçak rakımlı tarım alanlarını sulamak için geçirimli katmanlardan su taşıyan yatay yeraltı su yolu düzeni kareez i.
değirmene doğru akan su yolu headrace i.
toprağın altına küçük ağaç dallarının yerleştirildiği bir su geçiş yolu spray drain i.
Geography
cape cod körfezi ile buzzards körfezini birbirine bağlayan yapay su yolu cape cod canal i.
atlantik'ten pasifik'e, kuzey kanada’nın kuzey kutbu takımadaları ve alaska’nın kuzey kıyıları boyunca akan su yolu northwest passage i.
abd'nin atlantik kıyılarında 2495 km boyunca uzanan bir su yolu atlantic intracoastal waterway i.
(özellikle güney asya'da) toprak set veya su yolu bundist i.
vadiden daha sığ veya açık olan doğal su yolu draw i.
sığ yataklı küçük ve doğal su yolu draw i.
atlantik okyanusu ile meksika körfezi arasındaki bir su yolu cross-florida waterway i.
deniz seviyesine yakın çayır ve su yolu boyunca görülen alanlar interval [dialect] i.
Geology
nehir korsanlığıyla (nehrin) kollarını başka su yolu sistemine yönlendirmek behead f.
Military
seyrüsefere elverişli su yolu fairway i.
Engineering
taşkın suyunu tahliye ederken deniz suyunu dışarıda tutan bentli bir su yolu aboideau i.
hindistan'dan su yolu sağlamak için inşa edilmiş baraj annicut i.