İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | stop out f. | bir hisse düştüğünde otomatik olarak satmak |
Öbek Fiiller | stop out f. | bozulmak |
Öbek Fiiller | stop out f. | durmak |
Öbek Fiiller | stop out f. | çalışmayı durdurmak |
Öbek Fiiller | stop out f. | işlememek |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Speaking | ||
Konuşma | will you stop freaking out? expr. | biraz olsun sakinleşemez misin? |
Konuşma | stop hanging out with them expr. | onlarla takılmayı bırak |
Konuşma | stop hanging out with them expr. | onlarla takılmaktan vazgeç |
British Slang | ||
İngiliz Argosu | dirty stop-out i. | (özellikle geceleyin) seks amacıyla bir başkasının evine gitmiş kimse |