İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | stake out f. | belirlemek |
Genel | stake out f. | kazıklarla belirlemek |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | stake out f. | sınırlarını belirlemek |
Öbek Fiiller | stake out f. | kazık çakarak sınırlarını belirlemek/sınır oluşturmak |
Öbek Fiiller | stake out f. | bir şeyde/alanda hak iddia etmek |
Öbek Fiiller | stake out f. | bir şeyi/alanı kendine ayırmak |
Öbek Fiiller | stake out f. | sıkı incelemeye almak |
Öbek Fiiller | stake out f. | yakın takibe almak |
Öbek Fiiller | stake out f. | gözetim altına almak |
Öbek Fiiller | stake out f. | polis gözetiminde tutmak |
Öbek Fiiller | stake out f. | gözetimde tutması için birini görevlendirmek |
Öbek Fiiller | stake out f. | bir yere/birinin başına adam dikmek |
Öbek Fiiller | stake out f. | kapmak |