İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | spoonful i. | kaşık dolusu |
Genel | spoonful i. | kaşık |
Genel | spoonful i. | az miktar |
Genel | spoonful i. | ufak miktar |
Genel | spoonful i. | küçük miktar |
Pharmaceutics | ||
Eczacılık | spoonful i. | kaşık dolusu |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | put a spoonful of salt f. | bir kaşık tuz koymak |
Proverb | ||
Atasözü | a spoonful of sugar helps the medicine go down | tatlılık, acıyı alır |
Atasözü | a spoonful of sugar helps the medicine go down | bir güzellik bin acıyı alır |
Technical | ||
Teknik | dessert-spoonful i. | bir tatlı kaşığı miktarı |