İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | spile i. | kazık |
Genel | spile i. | tapa |
Genel | spile i. | bazı üst yapıları desteklemek için yere çakılan büyük kazık |
Genel | spile i. | temel direği |
Genel | spile i. | temel kazığı |
Genel | spile i. | akçaağacın özsuyunu çıkarırken yerleştirilen küçük boru veya ağız |
Genel | spile f. | tıkamak |
Genel | spile f. | (içkiyi) tıpadan çekmek veya boşaltmak |
Genel | spile f. | (fıçıya) tıpa takmak |
Genel | spile f. | (fıçıda) küçük bir delik açmak |
Technical | ||
Teknik | spile i. | kama |
Teknik | spile i. | sürme kama |
Teknik | spile i. | varil tapası |
Teknik | spile f. | deliği tapa ile kapatmak |
Mining | ||
Maden | spile i. | tünel uzatan madencileri düşen molozlardan korumak için set üstüne konulan tahta veya kereste |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | spile [dialect] i. | kıymık | ||
Genel | spile [dialect] i. | yonga | ||
Genel | spile hole i. | varildeki küçük hava deliği | ||
Genel | spile hole i. | hava deliği | ||
Genel | spile hole i. | özsuyunu çıkarmak için akçaağaca açılan delik | ||
Genel | spile [us] f. | (ağacı) delerek küçük bir boru ile içindeki özsuyu çıkarmak |