Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
sail
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"sail"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 41 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
sail
i.
yelkenli
2
Yaygın Kullanım
sail
i.
yelken
3
Yaygın Kullanım
sail
f.
denize açılmak
General
4
Genel
sail
i.
deniz yolculuğu
5
Genel
sail
i.
kanat (yel değirmeni)
6
Genel
sail
i.
kanat (değirmen)
7
Genel
sail
i.
yeldeğirmeni kanadı
8
Genel
sail
i.
denize açılma
9
Genel
sail
i.
yelkenli gemi
10
Genel
sail
i.
gemi ile yolculuk
11
Genel
sail
i.
yelken
12
Genel
sail
i.
seyir
13
Genel
sail
f.
kullanmak (gemi)
14
Genel
sail
f.
uçmak
15
Genel
sail
f.
yelkenli ile gitmek
16
Genel
sail
f.
gururla hareket etmek
17
Genel
sail
f.
havada uçurmak
18
Genel
sail
f.
gemi ile yol almak
19
Genel
sail
f.
gemi ile gitmek
20
Genel
sail
f.
havada süzülmek
21
Genel
sail
f.
süzülmek
22
Genel
sail
f.
gemi ile yola çıkmak
23
Genel
sail
f.
yüzdürmek
24
Genel
sail
f.
seyretmek
25
Genel
sail
f.
yelkenliyle gitmek
26
Genel
sail
f.
üzerinde seyretmek
Colloquial
27
Konuşma Dili
sail
f.
yelken yapmak
Technical
28
Teknik
sail
i.
yelken
29
Teknik
sail
f.
bir tekne veya gemiyle suda hareket etmek
Marine
30
Denizcilik
sail
i.
denizaltı yelken kısmı
31
Denizcilik
sail
i.
rüzgarı yakalamak üzere teknelerin direklerine takılan büyükçe kumaş parçası
32
Denizcilik
sail
i.
deniz yolculuğu
33
Denizcilik
sail
i.
yelkenli gemi yolculuğu
34
Denizcilik
sail
f.
denizde yol almak
35
Denizcilik
sail
f.
gemi ya da yelkenli ile gitmek
36
Denizcilik
sail
f.
yelkenli gemi ile gitmek
37
Denizcilik
sail
f.
sefere çıkmak
38
Denizcilik
sail
f.
yelken açmak
39
Denizcilik
sail
f.
yelkenli kullanmak
40
Denizcilik
sail
f.
gemi kullanmak
Astronomy
41
Gökbilim
sail
i.
yelken (takımyıldızı)
"sail"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 216 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
studding sail
i.
cunda yelkeni
2
Genel
lateen sail
i.
üçgen yelken sereni
3
Genel
square sail
i.
kare yelken
4
Genel
wind sail
i.
manika
5
Genel
full sail
i.
pupa yelken
6
Genel
sail with the wind on the quarter
f.
apazlamak
7
Genel
sail into
f.
azarlamak
8
Genel
strike sail
f.
yelkenleri mayna etmek
9
Genel
sail in
f.
girmek
10
Genel
sail at a great distance from the lande
f.
açıktan gitmek
11
Genel
set sail
f.
yelken açmak
12
Genel
sail in
f.
söze karışmak
13
Genel
go in full sail
f.
pupa yelken gitmek
14
Genel
sail under false colors
f.
olduğundan başka türlü görünmek
15
Genel
sail away
f.
uzaklara yelken açmak
16
Genel
make sail
f.
sefere çıkmak
17
Genel
sail into
f.
fırça atmak
18
Genel
hoist sail
f.
yelken açmak
19
Genel
sail from the shore
f.
kıyıdan açılmak
20
Genel
sail a boat
f.
tekne kullanmak
21
Genel
break out a sail
f.
yelken açmak
22
Genel
sail from some place to some place else
f.
yelken açmak
23
Genel
reef a sail in
f.
camadan vurmak
24
Genel
sail up a river
f.
nehirden yukarı doğru gitmek
25
Genel
sail a sailboat
f.
yelkenli sürmek
26
Genel
sail a sailboat
f.
yelkenli kullanmak
27
Genel
under sail
zf.
yelkenler fora olarak
28
Genel
under sail
zf.
yelkenlen fora olarak
29
Genel
under sail
zf.
seyir halinde
30
Genel
under sail
zf.
yelkenleri fora edilmiş olarak
Phrasals
31
Öbek Fiiller
sail through
f.
bir işi kolayca yapmak
32
Öbek Fiiller
sail into
f.
birine sözle saldırmak/dil uzatmak
33
Öbek Fiiller
sail along (something)
f.
boyunca gitmek
34
Öbek Fiiller
sail in
f.
(tekneyle) girmek
35
Öbek Fiiller
sail against something
f.
(rüzgara vb) karşı yelken açmak/gitmek
36
Öbek Fiiller
sail around
f.
(tekne ile) gezmek
37
Öbek Fiiller
set sail for
f.
-e yelken açmak
38
Öbek Fiiller
sail for some place
f.
-e yola çıkmak
39
Öbek Fiiller
sail for some place
f.
-e yelken açmak
40
Öbek Fiiller
sail into
f.
tekneyle/gemiyle/uçakla bir yere girmek
41
Öbek Fiiller
sail into
f.
tekneyle/gemiyle/uçakla varmak
42
Öbek Fiiller
sail into
f.
paldır küldür girmek/dalmak
43
Öbek Fiiller
sail into
f.
umursamaz bir tavırla girmek/içeri dalmak
44
Öbek Fiiller
sail into
f.
lakayt bir şekilde girmek/içeri dalmak
45
Öbek Fiiller
sail into
f.
elini kolunu sallayarak içeri girmek/dalmak
46
Öbek Fiiller
sail into
f.
soğukkanlı bir tavırla içeri girmek/dalmak
47
Öbek Fiiller
sail into someone or something
f.
tekneyle/gemiyle birine veya bir şeye çarpmak
48
Öbek Fiiller
sail into someone or something
f.
tekneyle/gemiyle birine veya bir şeye bindirmek
49
Öbek Fiiller
sail into someone or something
f.
birine/bir şeye çarpmak
50
Öbek Fiiller
sail into someone or something
f.
birine/bir şeye bindirmek
51
Öbek Fiiller
sail into
f.
suyun üzerinde seyrederek bir yere gelmek/varmak
52
Öbek Fiiller
sail into
f.
gemi, tekne ile bir yere gelmek/varmak
53
Öbek Fiiller
sail into
f.
içeri süzülmek
54
Öbek Fiiller
sail into
f.
içeri sızmak
55
Öbek Fiiller
sail along
f.
bir teknede veya uçakta sabit bir hızda seyahat etmek
56
Öbek Fiiller
sail along
f.
bir tekneyle veya uçakla sakince ilerlemek
57
Öbek Fiiller
sail along
f.
(tekneyle/uçakla) bir rota boyunca gitmek
58
Öbek Fiiller
sail along
f.
(tekneyle/uçakla) bir rotayı takip etmek
59
Öbek Fiiller
sail into (one)
f.
(birini) azarlamak
60
Öbek Fiiller
sail into (one)
f.
(birine) fırça atmak
61
Öbek Fiiller
sail into (one)
f.
(birine) sözle saldırmak/dil uzatmak
62
Öbek Fiiller
sail through (something)
f.
(bir şeyi) hızla/hızlıca tüketmek
63
Öbek Fiiller
sail through (something)
f.
(bir şeyi) hemen bitirmek
64
Öbek Fiiller
sail through (something)
f.
(bir şeyi) su gibi tüketmek/bitirmek
65
Öbek Fiiller
sail through (something)
f.
(bir şeyi) kolayca bitirmek/tamamlamak
66
Öbek Fiiller
sail through (something)
f.
(bir şeyin) kolaylıkla/zorlanmadan üstesinden gelmek
67
Öbek Fiiller
sail through (something)
f.
(bir şeyi/bir şeyden) kolayca geçmek
Proverb
68
Atasözü
hoist your sail when the wind is fair
su akıyorken testiyi doldur
69
Atasözü
hoist your sail when the wind is fair
su akarken testiyi doldurmalı
Idioms
70
Deyim
make sail
f.
seyahate çıkmak
71
Deyim
sail right through something
f.
çabucak bitirmek
72
Deyim
sail into
f.
lafa karışmak
73
Deyim
sail in
f.
lafa karışmak
74
Deyim
sail under false colors
f.
olduğundan farklı göstermek
75
Deyim
sail under false colors
f.
kuzu postuna bürünmek
76
Deyim
hoist your sail when the wind is fair
f.
koşullar uygun olduğunda harekete geçmek
77
Deyim
sail under false colours
f.
olduğundan farklı göstermek
78
Deyim
sail into
f.
söze karışmak
79
Deyim
sail in
f.
söze karışmak
80
Deyim
sail close to the wind
f.
riskli işler yapmak
81
Deyim
sail close to the wind
f.
tehlikeyi göze almak
82
Deyim
sail close to the wind
f.
tehlikeli sularda yüzmek
83
Deyim
sail right through something
f.
(kanun tasarısını vb) hemen geçirmek
84
Deyim
set sail for new horizons
f.
yeni ufuklara yelken açmak
85
Deyim
sail right through something
f.
(tekneyle vb) bir yerden geçmek
86
Deyim
sail near the wind
f.
denizde rüzgara karşı yol almak
87
Deyim
sail near the wind
f.
denizde rüzgarın geldiği yöne doğru gitmek
88
Deyim
sail near the wind
f.
orsasına seyretmek
89
Deyim
sail near the wind
f.
tehlikeli sularda yüzmek
90
Deyim
sail near the wind
f.
tehlikede/risk alarak hareket etmek
91
Deyim
crowd sail
f.
tüm yelkenleri açmak
92
Deyim
sail against the wind
f.
rüzgara karşı yelken açmak
93
Deyim
sail against the wind
f.
akıntıya karşı kürek çekmek
94
Deyim
sail into someone
f.
birini azarlamak
95
Deyim
sail into someone
f.
birine fırça atmak
96
Deyim
sail into someone
f.
birine sözle saldırmak/dil uzatmak
97
Deyim
sail up the river
f.
nehirden yukarı doğru gitmek
98
Deyim
set sail for (some place)
f.
(bir yere) doğru yelken açmak
99
Deyim
set sail for (some place)
f.
(bir yere gitmek) için denize açılmak/bir deniz aracıyla yola çıkmak
100
Deyim
set sail for (some place)
f.
(bir yere) doğru sefere çıkmak
Insurance
101
Sigortacılık
not fit to sail on the sea
s.
denize elverişli olmayan
Technical
102
Teknik
balloon sail
i.
balon yelken
103
Teknik
square sail
i.
dört köşe seren yelkeni
104
Teknik
legof mutton sail
i.
latin yelkeni
105
Teknik
wind sail
i.
yel değirmeninin yelkeni
106
Teknik
solar sail
i.
uzay yelkenlisi
107
Teknik
solar sail
i.
yelkenli uzay aracı
Automotive
108
Otomotiv
sail panel
i.
arka cam panosu
109
Otomotiv
sail panel
i.
c direği
Marine
110
Denizcilik
topgallant sail
i.
babafingo yelkeni
111
Denizcilik
main sail
i.
ana yelken
112
Denizcilik
drag sail
i.
bir yelkenden yapılan deniz feneri
113
Denizcilik
studding sail
i.
cunda yelkeni
114
Denizcilik
drag sail
i.
deniz demiri
115
Denizcilik
square sail
i.
dört köşe seren yelkeni
116
Denizcilik
storm sail
i.
fırtına yelkeni
117
Denizcilik
sail yard
i.
gabya yelkeninin sereni
118
Denizcilik
top sail yard
i.
gabya yelkeninin sereni
119
Denizcilik
lateen sail
i.
gemilerin ana direğiyle 45* açı yapan üç köşeli yelken
120
Denizcilik
sun sail
i.
güneşlik
121
Denizcilik
sail twine
i.
ispavlo
122
Denizcilik
lower studding sail
i.
iskopomar yelkeni
123
Denizcilik
corner of edge of a sail
i.
kenar
124
Denizcilik
top gallant studding sail
i.
kordeliçin yelkeni
125
Denizcilik
wind sail
i.
makine
126
Denizcilik
lateen sail
i.
latin yelken
127
Denizcilik
mizzen top gallant sail
i.
mizan babafingo yelkeni
128
Denizcilik
mizen top gallant sail
i.
mizan babafingo yelkeni
129
Denizcilik
foretop top sail
i.
pruva gabya yelkeni
130
Denizcilik
full sail
i.
pupa yelken
131
Denizcilik
foretop-top gallant sail
i.
pruva babafingo yelkeni
132
Denizcilik
sail drive
i.
saildrive
133
Denizcilik
under a crowd of sail
i.
tüm yelkenler fora halde
134
Denizcilik
fore topmast stay sail
i.
veledibarka
135
Denizcilik
leg of-mutton (sail)
i.
üç köşeli yelken
136
Denizcilik
fore sail
i.
veleistralye yelkeni
137
Denizcilik
forestay sail
i.
veledi barga
138
Denizcilik
studding sail boom
i.
yan çubuğu
139
Denizcilik
sail-cloth
i.
yelken bezi
140
Denizcilik
sail loll
i.
yelkenlerin yapıldığı veya onarıldığı yer
141
Denizcilik
corner of edge of a sail
i.
yaka
142
Denizcilik
studding sail
i.
yardımcı yelken
143
Denizcilik
sail plan
i.
yelken planı
144
Denizcilik
sail surface
i.
yelken alanı
145
Denizcilik
hand sail
i.
elle yönlendirilen yelken
146
Denizcilik
gaff-headed sail
i.
gizden sarkıtılan yelken
147
Denizcilik
lifting sail
i.
pruvayı yukarı kaldırarak denizden çıkmasını sağlayan yelken
148
Denizcilik
depth of a sail
i.
yelken derinliği
149
Denizcilik
depth of a sail
i.
kare yelkenin baş palamar halatı ile marsipeti arasındaki uzunluk
150
Denizcilik
drift sail
i.
fırtına sırasında geminin sürüklenmesini azaltmak için suya batırılmış yelken
151
Denizcilik
press of sail
i.
geminin güvenle taşıyabileceği azami yelken miktarı
152
Denizcilik
shoulder-of-mutton sail
i.
tuhaf biçimli üçgen yelken
153
Denizcilik
shoulder-of-mutton sail
i.
gemi direğinde açılmış üç yelken
154
Denizcilik
smoke sail
i.
varda duman
155
Denizcilik
smoke sail
i.
kurum düşmesini engelleyen branda
156
Denizcilik
strange sail
i.
yabancı gemi
157
Denizcilik
bring a sail to
f.
(yelkeni) serene bağlamak
158
Denizcilik
flatten a sail
f.
baş ve kıç istikametinde yelken açmak
159
Denizcilik
haul home the sheets of a sail
f.
iskota yakasını palanga makarasına yakın bir şekilde vira etmek
160
Denizcilik
heave out a sail
f.
yelken açmak
161
Denizcilik
make sail
f.
yelkenleri daha fazla açmak
162
Denizcilik
point a sail
f.
yelkenin yönünü ayarlamak
163
Denizcilik
sail fine
f.
rüzgara mümkün olduğunca yakın yelken açmak
164
Denizcilik
sail free
f.
serenler kapalı yelken açmak
165
Denizcilik
sail on a rhumb
f.
her meridyenle aynı açıyı yapan hattı takip ederek tek bir rotada yelken açmak
166
Denizcilik
set a sail
f.
yelken açmak
167
Denizcilik
set sail
f.
yelkeni fora etmek
168
Denizcilik
shorten sail
f.
yelkeni aşağı indirmek
169
Denizcilik
strike sail
f.
zayıf olduğunu kabul etmek
170
Denizcilik
touch a sail
f.
kıç yelken dış yakası sallanacak kadar yelken açmak
171
Denizcilik
set sail
f.
denize açılmak
172
Denizcilik
sail free
f.
hemen hemen rüzgara karşı yelken açmak
173
Denizcilik
shorten sail
f.
yelkeni kısmen indirmek
174
Denizcilik
set sail
f.
yola çıkmak
175
Denizcilik
set sail
f.
işe koyulmak
176
Denizcilik
set sail for
f.
denize açılmak
177
Denizcilik
be ready to sail
f.
harekete hazır olmak
178
Denizcilik
sail close to the wind
f.
orsasına seyretmek
179
Denizcilik
sail close of the wind
f.
orsasına seyretmek
180
Denizcilik
sail in the wind's eye
f.
rüzgarın gözüne karşı gitmek
181
Denizcilik
set sail
f.
sefere çıkmak
182
Denizcilik
clue down a sail
f.
sereni aşağıya çekmek
183
Denizcilik
be about to sail
f.
sefere çıkmak üzere olmak
184
Denizcilik
make sail
f.
sefere çıkmak
185
Denizcilik
sail before the wind
f.
pupa yelken gitmek
186
Denizcilik
pack on sail
f.
tüm yelkenlerini açmak
187
Denizcilik
crowd on sail
f.
tüm yelkenleri açmak
188
Denizcilik
get under sail
f.
yelken açmak
189
Denizcilik
be under sail
f.
yelkenleri fora etmek
190
Denizcilik
clap on sail
f.
yelkenleri açarak hızlanmak
191
Denizcilik
go under sail
f.
yelken açmak
192
Denizcilik
set sail for
f.
yelken açmak
193
Denizcilik
go for a sail
f.
yelkenliyle gezintiye çıkmak
194
Denizcilik
make sail
f.
yelken açmak
195
Denizcilik
take a sail
f.
yelkenliyle gezintiye çıkmak
196
Denizcilik
sail to
f.
yola çıkmak
197
Denizcilik
stow the sail
f.
yelkeni sarmak
198
Denizcilik
spill the sail
f.
yelkeni boşaltmak
199
Denizcilik
set sail for
f.
yelkenliyle hareket etmek
200
Denizcilik
reef the sail
f.
camadan vurmak
201
Denizcilik
reef a sail in
f.
fazla rüzgara karşı yelkeni kasmak
202
Denizcilik
reef in the sail
f.
camadan vurmak
203
Denizcilik
under sail
s.
seferde
204
Denizcilik
ready to sail
s.
yola hazır (gemi)
205
Denizcilik
under sail
zf.
seyir halinde
Astronomy
206
Gökbilim
light sail
i.
uzay yelkenlisi
207
Gökbilim
solar sail
i.
güneş yelkeni
Agriculture
208
Tarım
sail reaper winged harvester
i.
kanatlı orak makinesi
209
Tarım
sail reaper
i.
kanatlı orak makinesi
Sport
210
Spor
sail-off
i.
yelken yarışı finali
Archaic
211
Eski Kullanım
bear low sail
f.
alçakgönüllü davranmak
Slang
212
Argo
sail the high seas
f.
korsanlık yapmak
213
Argo
sail the high seas
f.
korsan içerik indirmek
Star Wars
214
Star Wars
jemlaat-class in-system sail yacht
i.
jemlaat-sınıfı sistem için yelkenli yat
215
Star Wars
sail barge
i.
yelkenli mavna
216
Star Wars
the sail barge gardens
i.
yelkenli mavna bahçeleri
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of sail
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy