Geçmiş

sıralar

"sıralar" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Computer
1	Bilgisayar	sıralar	sorts i.
2	Bilgisayar	sıralar	queues i.

"sıralar" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 47 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	bu sıralar	nowadays i.
2	Genel	sıralar arası yol	aisle i.
3	Genel	derece derece yükselen sıralar	gradine i.
4	Genel	üst sıralar	top spots i.
5	Genel	üst sıralar	top places i.
6	Genel	kilise apsisinde yükselen sıralar halinde yer alan din görevlilerinin oturma yeri	synthronon i.
7	Genel	sıralar arası yol	aisleway i.
8	Genel	sıralar halinde ekim yapabilmek için toprağı işaretlemek üzere kullanılan alet veya parça	marker i.
9	Genel	(tarım arazisinde) sıralar arasındaki yükselti	stitch [dialect] i.
10	Genel	(tarım arazisinde) şerit sıralar arasındaki tepecik	stitch [dialect] i.
11	Genel	sıralar halinde düzenlenmiş olan	tiered s.
12	Genel	sıralar halinde düzenlenmiş	multiserial s.
13	Genel	sıralar halinde dizilmiş	coursed s.
14	Genel	sıralar arası	interrow s.
15	Genel	sıralar arası	inter-row s.
16	Genel	sıralar halinde olan	ordinate s.
17	Genel	sıralar halinde	in rows zf.
18	Genel	şu sıralar	at present zf.
19	Genel	şu sıralar	recently zf.
Phrasals
20	Öbek Fiiller	sıralar halinde çıkmak	file out f.
Colloquial
21	Konuşma Dili	üst sıralar	big brass i.
22	Konuşma Dili	bu sıralar	about this time expr.
Idioms
23	Deyim	kiliselerde en ateşli müminlerin oturdukları sıralar	amen corner i.
Trade/Economic
24	Ticaret/Ekonomi	sıralar ortalaması	mean rank i.
Technical
25	Teknik	birbirine kenetli sıralar halinde batmış yığınlar	drift [obsolete] i.
Computer
26	Bilgisayar	giden sıralar	outgoing queues i.
27	Bilgisayar	kayıtları sıralar	sorts records i.
28	Bilgisayar	özel sıralar	private queues i.
29	Bilgisayar	dosyaları boyutuna göre sıralar	sorts files by size expr.
30	Bilgisayar	dosyaları tarihe göre sıralar	sorts files by date expr.
31	Bilgisayar	dosyaları türüne göre sıralar	sorts files by type expr.
32	Bilgisayar	dosyaları adına göre sıralar	sorts files by name expr.
Mining
33	Maden	(maden veya taş ocağı) işlenebilir yüzeyleri sıralar halinde kesmek	bench f.
Statistics
34	İstatistik	dikey sıralar	orthogonal arrays i.
35	İstatistik	kısmen dengeli sıralar	partially balanced arrays i.
36	İstatistik	spearman'ın sıralar arası fark korelasyonu	spearman's rank-order correlation i.
37	İstatistik	wilcoxon işaretli sıralar testi	wilcoxon signed ranks test i.
Botanic
38	Botanik	sıralar halinde düzenlenmiş	multiserial s.
39	Botanik	sıralar halinde düzenlenmiş	multiseriate s.
Agriculture
40	Tarım	tırpanın uzuna tutturulup biçilen tahılı sıralar halinde bırakmaya yarayan bükülmüş çubuk	rifle [uk] i.
41	Tarım	mahsulün hastalığa karşı direncini artırmak için sıralar halinde düzenlenmiş farklı genlere sahip ekin	multiline i.
42	Tarım	atların bitişik sıralar halinde yürüyerek bu sıraların arasının sürülmesi için tasarlanmış iki sıralı lister kültivatörü	odd-row monitor i.
43	Tarım	mahsulün hastalığa karşı direncini artırmak için sıralar halinde olan (ekin çeşitliliği)	multiline s.
Military
44	Askeri	kısa sıralar halinde yürüyen askerler	column i.
45	Askeri	tek sıra halinde yürüyen askerlerin arkasında veya kısa sıralar halinde yürüyen askerlerin kanat kısmında bulunup hataları düzelten subay veya astsubay	file closer i.
Ornithology
46	Kuşbilim	kuşun kanadındaki farklı sıralar halinde çıkan örtü tüyleri	wing covert i.
Entomology
47	Böcek Bilimi	düzenli sıralar halinde olan	ordinate s.