sıkı sıkıya - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

sıkı sıkıya



"sıkı sıkıya" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
General
sıkı sıkıya rigidly zf.
sıkı sıkıya strictly zf.
sıkı sıkıya overstraitly [obsolete] zf.

"sıkı sıkıya" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 77 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
(fikir) sıkı sıkıya bağlı olmak hug f.
General
kendi görüşlerine sıkı sıkıya bağlı olan hardliner i.
kendi fikirlerine sıkı sıkıya bağlı olan kimse opinionist i.
sıkı sıkıya bağlı kalınan/olunan ilkeler cherished principles i.
sıkı sıkıya bağlı olma orthodoxy i.
dini metinlere sıkı sıkıya bağlı kimse textman i.
belirli bir tipe sıkı sıkıya uyum sağlama typiness i.
amaca sıkı sıkıya bağlılık obstinacy i.
standartlara sıkı sıkıya bağlı kalma rigor i.
bir yönteme sıkı sıkıya bağlı kalma rigor i.
ilkelere sıkı sıkıya bağlı kimse rigorist i.
kuralları sıkı sıkıya uygulayan kimse rigorist i.
standartlara sıkı sıkıya bağlı kalma rigour i.
bir yönteme sıkı sıkıya bağlı kalma rigour i.
zamanı geçmiş bir ilkeye sıkı sıkıya bağlı grup guard i.
düzenlemelere sıkı sıkıya bağlı kalanların bakış açısı officialdom i.
düzenlemelere sıkı sıkıya bağlı kalanların davranışları officialdom i.
kendi fikirlerine sıkı sıkıya bağlı olan kimse opinionatist i.
yerleşik prosedürlere sıkı sıkıya uyan kimse ritualist i.
kurumsal normlara sıkı sıkıya uyan kimse ritualist i.
amaca sıkı sıkıya bağlı kalma özelliği commitedness i.
kurallara sıkı sıkıya bağlı kimse scholastic i.
sıkı sıkıya bağlamak knit f.
kendi fikirlerine sıkı sıkıya bağlı olmak be unduly attached to one's own opinions f.
sıkı sıkıya bağlı olmak be tight-knit f.
sıkı sıkıya bağlı kalmak hew f.
sıkı sıkıya bağlı kalmak adhere strictly f.
sıkı sıkıya bağlı tightly coupled s.
kurallara sıkı sıkıya bağlı pedant s.
kiliseye sıkı sıkıya bağlı churchy s.
sıkı sıkıya ilişkili closely associated with s.
sıkı sıkıya bağlanmış (kemer/kapak) tightly fastened s.
sıkı sıkıya bağlanmış trussed s.
birbirine sıkı sıkıya bağlı umbilical s.
yasa, kural ve geleneklere sıkı sıkıya bağlı kalan (kimse) observant s.
gerçeklere sıkı sıkıya bağlı on the nose s.
fikirlerine sıkı sıkıya bağlı olan opinionated [obsolete] s.
fikirlerine sıkı sıkıya bağlı olan opinioned s.
mantık biçim veya kurallarına sıkı sıkıya bağlı overlogical s.
topluma sıkı sıkıya uyan lockstep s.
sıkı sıkıya kenetlenmiş close-knit s.
Phrasals
sıkı sıkıya bağlı olmak anchor in f.
(birine/bir şeye) sıkı sıkıya bağlı kalmak cling on (to someone or something) f.
(birine/bir şeye) sıkı sıkıya bağlı kalmak cling to (someone or something) f.
Idioms
modayı sıkı sıkıya takip etmek be up on all the trends f.
sıkı sıkıya tutunmak attach to something for dear life f.
sıkı sıkıya bağlanmak attach to something for dear life f.
edep kurallarına sıkı sıkıya uymak walk a chalk line f.
(at/köpek) (bir yere/direğe vb) sıkı sıkıya bağlanmış on a tight leash expr.
zorluklara rağmen sıkı sıkıya bağlı kalınacak şey hill to die on expr.
Law
kanunlara sıkı sıkıya bağlı legalistic s.
kanunlara sıkı sıkıya uyan court s.
Politics
sıkı sıkıya bağlılık inflexibility i.
Technical
sıkı sıkıya bağlı tightly coupled s.
Telecom
sıkı sıkıya bağlaşmış tightly coupled s.
Television
süre sınırını sıkı sıkıya dolduran program tight i.
Textile
birbirine sıkı sıkıya bağlı tightly knit s.
birbirine sıkı sıkıya bağlı tight-knit s.
Gastronomy
yahudi beslenme kurallarına sıkı sıkıya bağlı olmayıp geleneksel yahudi yemeklerinin özelliklerini barındıran kosher-style s.
Social Sciences
suudi arabistan’da şeriat kanunu kurallarına sıkı sıkıya uymayı sağlamaktan sorumlu dini polis kuvveti mutawa'een i.
Religious
ortodoks yahudilik inancına sıkı sıkıya bağlı yahudi chasid i.
ortodoks yahudilik mezhebi olan hasidizme sıkı sıkıya bağlı yahudi chassid i.
ortodoks yahudilik mezhebi olan hasidizme sıkı sıkıya bağlı yahudi hassid i.
trento konseyinde çıkan kararlara sıkı sıkıya bağlı katolik tridentine i.
şabat gününe sıkı sıkıya uyan kimse sabbatarian i.
papaya sıkı sıkıya bağlı olan kimse vaticanist i.
aziz francis'in hükmüne sıkı sıkıya uyan bir fransiskan tarikatının üyesi observant i.
musa hukukuna sıkı sıkıya bağlı yahudi orthodox jew i.
talmud'da yorumlandığı üzere musa hukukuna sıkı sıkıya bağlı olan yahudiler orthodox judaism i.
(musevilik) geleneksel dini uygulamalara sıkı sıkıya bağlı (kimse) observant s.
talmud yasaları ve kişisel ibadetlere sıkı sıkıya uyan orthodox s.
yüksek kilise dogma ve ritüellerine sıkı sıkıya bağlı olan spiky s.
Military
askeri düzenlemelere sıkı sıkıya bağlı gi zf.
Archaic
yerleşik kurallara sıkı sıkıya bağlı olan kimse precisian i.
yerleşik kurallara sıkı sıkıya bağlı olan kimse precisianist i.
Slang
eski caz biçimlerine sıkı sıkıya bağlı kimse mouldy fig [old-fashioned] i.
eski caz biçimlerine sıkı sıkıya bağlı kimse moldy fig [old-fashioned] i.