Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
preventive
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"preventive"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 25 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
preventive
s.
önleyici
General
2
Genel
preventive
i.
önleyici ilaç
3
Genel
preventive
i.
önleyici tedbir
4
Genel
preventive
i.
önlem
5
Genel
preventive
i.
önleyici şey
6
Genel
preventive
s.
karşılayıcı
7
Genel
preventive
s.
engelleyici
8
Genel
preventive
s.
koruyucu
9
Genel
preventive
s.
engel olan
10
Genel
preventive
s.
men eden
11
Genel
preventive
s.
düşmanca eylemlere karşı yapılan
12
Genel
preventive
s.
hastalığı önleyici
13
Genel
preventive
s.
tedbir amaçlı
14
Genel
preventive
s.
profilaktik
15
Genel
preventive
s.
tıbbın ömrü uzatma ve hastalıkları önlemeyi inceleyen dalına ait veya ilişkin
Law
16
Hukuk
preventive
s.
önleyici
Politics
17
Siyasal
preventive
s.
(britanya'da) gümrük ve tüketim hizmetlerine ait veya ilişkin
18
Siyasal
preventive
s.
(britanya'da) sahil güvenliğe ait veya ilişkin
Technical
19
Teknik
preventive
s.
önleyici
Computer
20
Bilgisayar
preventive
s.
koruyucu
Medical
21
Medikal
preventive
i.
gebeliği önleyici
22
Medikal
preventive
i.
kondom
23
Medikal
preventive
i.
prezervatif
24
Medikal
preventive
s.
prevantif
Linguistics
25
Dilbilim
preventive
s.
engellemsel
"preventive"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 98 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
preventive action
i.
önleyici faaliyet
2
Genel
preventive medicine
i.
koruyucu sağlık politikaları
3
Genel
preventive medicine
i.
koruyucu ilaç
4
Genel
preventive inoculation
i.
koruyucu aşı
5
Genel
preventive accident
i.
önlenebilir kaza
6
Genel
preventive war
i.
önleyici savaş
7
Genel
preventive care
i.
önleyici bakım
8
Genel
preventive care
i.
önleyici tıbbi müdahale
9
Genel
preventive measures
i.
önleyici tedbirler
10
Genel
preventive safety measures
i.
önleyici güvenlik önlemleri/tedbirleri
11
Genel
preventive measure
i.
önleyici tedbir
12
Genel
preventive archaeology
i.
kurtarma arkeolojisi
13
Genel
preventive service
i.
askeri polisin sahili kaçakçılık faaliyetlerinden koruma görevi
14
Genel
take preventive precautions
f.
önleyici önlemler almak
15
Genel
take preventive measures
f.
önleyici önlemler almak
16
Genel
take preventive precautions
f.
önceden önlem almak
17
Genel
take preventive measures
f.
önceden önlem almak
18
Genel
wear preventive
s.
yıpranmayı önleyici
Trade/Economic
19
Ticaret/Ekonomi
preventive maintenance
i.
bozulmayı önleyici bakım işlemi
20
Ticaret/Ekonomi
corrective action/preventive action
i.
düzeltici ve önleyici faaliyet
21
Ticaret/Ekonomi
corrective action/preventive action
i.
düzeltici önleyici faaliyet
22
Ticaret/Ekonomi
corrective and preventive action (capa)
i.
düzeltici önleyici faaliyet
23
Ticaret/Ekonomi
corrective and preventive action (capa)
i.
düzeltici ve önleyici faaliyet
24
Ticaret/Ekonomi
preventive medicine
i.
koruyucu hekimlik
25
Ticaret/Ekonomi
preventive checks
i.
önleyici etkenler (nüfus artışını)
26
Ticaret/Ekonomi
preventive measures
i.
önleyici tedbirler
Law
27
Hukuk
preventive injunction
i.
bir şeyin yapılmasını engelleyici mahkeme emri
28
Hukuk
preventive injunction
i.
önleyici mahkeme emri
29
Hukuk
preventive measures
i.
önleyici tedbirler
30
Hukuk
preventive law
i.
önleyici hukuk
31
Hukuk
preventive arrest
i.
önleyici tutuklama
32
Hukuk
preventive justice
i.
suçları önleyici adalet sistemi
33
Hukuk
preventive detention
i.
tazyik hapsi
34
Hukuk
preventive detention [uk]
i.
(ingiliz hukukunda) 1948 yılında çıkarılan ceza adaleti yasası uyarınca mükerrir suçlunun tıbbi yardım alması, psikiyatrik tedavi görmesi veya ıslah edici bir eğitimden geçmesi için verilen hüküm
35
Hukuk
preventive detention
i.
ağır suçtan yargılanan kişinin yargılandığı süre boyunca kefaletle bırakılamaz şekilde hapiste kalması
36
Hukuk
preventive detention
i.
tehlikeli olduğu düşünülen zanlının dava öncesi ve sırasında hapis tutulması
Politics
37
Siyasal
us preventive services task force (uspstf)
i.
abd önleyici hizmetler görev gücü
38
Siyasal
united states preventive services task force
i.
amerika birleşik devletleri koruyucu hizmetler görev gücü
39
Siyasal
preventive health service
i.
koruyucu sağlık hizmetleri
40
Siyasal
preventive intervention
i.
önleyici müdahale
41
Siyasal
preventive diplomacy
i.
önleyici diplomasi
42
Siyasal
short term preventive custody of asylum seeker
i.
sığınmacının kısa süre için tedbiren alıkoyulması
Technical
43
Teknik
wear preventive characteristics
i.
aşınmayı önleme özellikleri
44
Teknik
wear preventive properties
i.
aşınmayı önleme özellikleri
45
Teknik
corrective preventive activity form
i.
düzeltici önleyici faaliyet formu
46
Teknik
preventive maintenance
i.
önleyici bakım
47
Teknik
corrosion preventive compound
i.
korozyon koruyucu bileşik
48
Teknik
preventive maintenance time
i.
koruyucu bakım süresi
49
Teknik
preventive maintenance
i.
koruyucu bakım
50
Teknik
corrosion preventive
i.
korozyon önleyici madde
51
Teknik
mold preventive paint
i.
küf önleyici boya
52
Teknik
preventive maintenance
i.
önleyici bakım
53
Teknik
preventive inspection
i.
önleyici inceleme
54
Teknik
preventive measures
i.
önleyici tedbirler
55
Teknik
rust preventive
i.
pastan koruyucu madde
56
Teknik
rust preventive oils
i.
pas önleyici yağlar
57
Teknik
dust preventive
i.
toz önleyici
58
Teknik
corrosion preventive
s.
korozyon önleyici
59
Teknik
rust preventive
s.
pas tutmaz
60
Teknik
rust preventive
s.
pas önleyici
61
Teknik
rust preventive
s.
paslanmaz
62
Teknik
rust preventive
s.
paslanma önleyici
63
Teknik
wear-preventive
s.
yıpranma önleyici
Computer
64
Bilgisayar
preventive maintenance
i.
koruyucu bakım
65
Bilgisayar
preventive maintenance time
i.
koruyucu bakım süresi
Automotive
66
Otomotiv
preventive maintenance
i.
koruyucu bakım
Petrol
67
Petrol
rust-preventive oil
i.
pas önleyici yağ
Medical
68
Medikal
corrective and preventive actions
i.
düzeltici ve önleyici faaliyetler
69
Medikal
preventive heliotherapy
i.
helyoprofilaksi
70
Medikal
protective and preventive approach
i.
koruyucu ve önleyici yaklaşım
71
Medikal
preventive behaviors
i.
koruyucu davranışlar
72
Medikal
preventive healthcare
i.
koruyucu sağlık
73
Medikal
preventive health services
i.
koruyucu sağlık hizmetleri
74
Medikal
preventive health care
i.
koruyucu sağlık
75
Medikal
preventive medicine
i.
koruyucu sağlık
76
Medikal
preventive psychiatry
i.
koruyucu psikiyatri
77
Medikal
preventive inoculation
i.
koruyucu aşı
78
Medikal
preventive dentistry
i.
koruyucu diş hekimliği
79
Medikal
preventive nephrology
i.
koruyucu nefroloji
80
Medikal
preventive medicine
i.
koruyucu hekimlik
81
Medikal
preventive medicine
i.
önleyici tıp
82
Medikal
preventive treatment
i.
önleyici tedavi
Psychology
83
Psikoloji
preventive psychiatry
i.
koruyucu psikiyatri
84
Psikoloji
preventive psychology
i.
koruyucu psikoloji
Dentistry
85
Diş Hekimliği
preventive dentistry
i.
koruyucu diş hekimliği
Environment
86
Çevre
preventive protective action
i.
önleyici koruyucu tedbir
87
Çevre
preventive measures for anthrax
i.
şarbonla ilgili koruyucu tedbirler
Military
88
Askeri
preventive maintenance indicators
i.
koruyucu bakım ihtiyacı belirtileri
89
Askeri
preventive medicine measures
i.
koruyucu hekimlik tedbirleri
90
Askeri
preventive medicine
i.
koruyucu hekimlik
91
Askeri
preventive law programme
i.
önleyici hukuk programı
92
Askeri
preventive war
i.
önleyici harp
93
Askeri
preventive medicine officer
i.
sağlık koruma subayı
94
Askeri
preventive medicine company
i.
sağlık koruma bölüğü
95
Askeri
preventive attack
i.
öngörülen düşman kuvveti saldırısını önleme amaçlı saldırı
96
Askeri
preventive deployment
i.
askeri güçlerin taraflar arasındaki tansiyonun yükseldiği bölgede şiddeti önleyecek şekilde konuşlandırılması
97
Askeri
preventive strike
i.
öngörülen düşman kuvveti saldırısını önleme amaçlı saldırı
Printery
98
Matbaa
corrosion preventive paper
i.
korozyon önleyici kağıt
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of preventive
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy