Geçmiş

olduğu kadar

"olduğu kadar" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	olduğu kadar	as far as zf.
2	Genel	olduğu kadar	as much as bağ.
3	Genel	olduğu kadar	as well as bağ.

"olduğu kadar" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 53 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	dünya harikaları arasına girebilecek kadar muhteşem olduğu düşünülen şey	the eighth wonder of the world i.
2	Genel	mümkün olduğu kadar büyütmek	maximize f.
3	Genel	mümkün olduğu kadar büyütmek	maximise f.
4	Genel	mümkün olduğu kadar	all the way zf.
5	Genel	ihtiyaç olduğu kadar	as needed zf.
6	Genel	mümkün olduğu kadar çok	as much as possible zf.
7	Genel	mümkün olduğu kadar yakın	as near as possible zf.
8	Genel	mümkün olduğu kadar erken	as early as possible zf.
9	Genel	mümkün olduğu kadar fazla	as much as possible zf.
10	Genel	mümkün olduğu kadar çabuk	as soon as possible zf.
11	Genel	mümkün olduğu kadar	ever zf.
12	Genel	mümkün olduğu kadar çabuk	as soon as bağ.
Phrases
13	İfadeler	(bir şey) olduğu kadar/olmasının yanı sıra (başka bir şey) de	not so much (something) as (something else) zf.
14	İfadeler	(bir şey) olduğu kadar/olmasının yanı sıra (başka bir şey) de	not so much something as something zf.
15	İfadeler	mümkün olduğu kadar çok kez	as many times as possible expr.
16	İfadeler	mümkün olduğu kadar yakın bir zamanda	at your convenience expr.
Colloquial
17	Konuşma Dili	enerji tasarruflu olduğu halde daha basit teknoloji kadar verimli olmayan alet	eco-bling i.
18	Konuşma Dili	(bir şey) olduğu kadar/olmasının yanı sıra (başka bir şey) de olmak	be not so much (something) as (something else) f.
19	Konuşma Dili	bir şey olduğu kadar/olmasının yanı sıra başka bir şey de olmak	be not so much something as something f.
20	Konuşma Dili	(birinin) gerçekte ne kadar güçlü, yetenekli, cesaretli olduğu	what (one) is made of expr.
21	Konuşma Dili	birinin gerçekte ne kadar güçlü, yetenekli, cesaretli olduğu	what somebody is made of expr.
22	Konuşma Dili	mümkün olduğu kadar çabuk	soon as possible expr.
Idioms
23	Deyim	(bir şeye) balığın bisiklete ihtiyacı olduğu kadar ihtiyacı olmak	need (something) (about) as much a fish needs a bicycle f.
24	Deyim	(bir şeye) balığın bisiklete ihtiyacı olduğu kadar ihtiyacı olmak	need (something) (about) as much a fish needs a bicycle f.
25	Deyim	(bir şeye) balığın bisiklete ihtiyacı olduğu kadar ihtiyacı olmak	need (something) like a fish needs a bicycle f.
26	Deyim	eskisi (eskiden olduğu) gibi/kadar iyi olmamak	be half the (...) you used to be f.
27	Deyim	olabildiğince/mümkün olduğu kadar yakın	as the white on rice zf.
28	Deyim	olabildiğince/mümkün olduğu kadar yakın	like (the) white on rice zf.
29	Deyim	olabildiğince/mümkün olduğu kadar yakın	white on rice expr.
Speaking
30	Konuşma	bu kadar korkunç bir olayın arkasında ne gibi bir neden olduğu konusunda herhangi bir fikrim yok	I have no idea what the motive behind such an horrific act might be expr.
31	Konuşma	güzel olduğu kadar akıllı da	smart as well as beautiful expr.
Trade/Economic
32	Ticaret/Ekonomi	faydasından dışlamanın mümkün olduğu ve belirli bir kapasite noktasına kadar tüketiminde rekabetin olmadığı mallar	club goods i.
33	Ticaret/Ekonomi	hissedarlarının belirli bir miktara kadar şirketin tasfiye açığını garanti etmekle yükümlü olduğu şirket	company limited by guarantee i.
34	Ticaret/Ekonomi	işsizliğin minimum olduğu, yeterli işgücü sağlayabilecek kadar kalabalık nüfus	optimum population i.
35	Ticaret/Ekonomi	alıcının önce depozito verip ardından taksitler halinde ödeme yaptığı ve satıcının son ödeme yapılana kadar malın sahibi olduğu bir satın alım sistemi	instalment plan [us/canada] i.
Law
36	Hukuk	şüphelilerin suçluluğu kanıtlanana kadar masum olduğu/olması ilkesi	the principle of suspects being innocent until proved guilty i.
37	Hukuk	suçluluğu ispat edilene kadar şüpheli ya da sanık da olsa herkesin masum ve suçsuz olduğu ilkesi	presumption of innocence i.
Technical
38	Teknik	mümkün olduğu kadar azaltmak	minimize f.
39	Teknik	mümkün olduğu kadar azaltmak	minimise f.
Railway
40	Demiryolu	bir yol veya demiryolu rayının dış kenarının iç kenarından ne kadar yüksekte olduğu	superelevation i.
Marine
41	Denizcilik	teknenin omurgadan itibaren sintine dönümüne kadar yapmış olduğu yükselme	deadrise i.
Medical
42	Medikal	birkaç saniyeden birkaç dakikaya kadar sürebilen, genellikle gözlerin ve bilincin açık olduğu dikkat kaybı ve tepkisizlik durumu	microsleep i.
Marine Biology
43	Deniz Biyolojisi	1938 yılında afrika kıyılarında görülene kadar kretase döneminden beri neslinin tükenmiş olduğu düşünülen bir balık	coelacanth (latimeria chalumnae) i.
Zoology
44	Zooloji	bugüne kadar yaşamış olduğu bilinen en büyük keseli türü	diprotodon i.
Forestry
45	Ormancılık	çıkan kerestenin kütüklerden ne kadar az olduğu	underrun i.
History
46	Tarih	fransa’nın 1500'lerden paris antlaşması'na kadar kuzey amerika’da sahip olduğu topraklar	new france i.
Religious
47	Dini	(hinduizm'de) adet görmeye başlayana kadar tanrıça taleju'nun inkarnasyonu olduğu fikriyle tapınılan, adet gördükten sonra tanrısal özelliklerini kaybeden genç bir kız	kumari i.
48	Dini	(hinduizm'de) adet görmeye başlayana kadar tanrıça taleju'nun inkarnasyonu olduğu fikriyle tapınılan, adet gördükten sonra tanrısal özelliklerini kaybeden genç bir kız	kumari devi i.
Environment
49	Çevre	okyanusta oksijen seviyesinin canlı yaşamını destekleyemeyecek kadar düşük olduğu bölüm	dead zone i.
Military
50	Askeri	büyük britanya deniz ve kara kuvvetlerinin 19. yüzyıla kadar bağlı olduğu kanun ve disiplin prosedürleri	articles of war i.
Slang
51	Argo	kişinin cinsel ilişkiye açık olduğu mesajını veren dize kadar uzun çizmeler	fuck-me boots i.
Modern Slang
52	Modern Argo	mümkün olduğu kadar çok	amap (as much/many as possible) expr.
53	Modern Argo	mümkün olduğu kadar fazla	amap (as much/many as possible) expr.