Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
nudge nudge
"nudge nudge"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Colloquial
1
Konuşma Dili
nudge nudge
expr.
anlarsın ya
2
Konuşma Dili
nudge nudge
expr.
anlarsın işte
3
Konuşma Dili
nudge nudge
expr.
bilirsin işte
"nudge nudge"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 72 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
nudge
f.
dirseklemek
2
Yaygın Kullanım
nudge
f.
dürtmek
General
3
Genel
nudge
i.
hafifçe dürtme
4
Genel
nudge
i.
dürtme
5
Genel
nudge
i.
nazikçe yapılan hatırlatma
6
Genel
nudge
f.
hafifçe dürtmek
7
Genel
nudge
f.
dirsek ile dürtmek
8
Genel
nudge
f.
dürtüklemek
9
Genel
nudge
f.
itelemek
10
Genel
nudge
f.
dirsekle dürtmek
11
Genel
nudge somebody in direction
f.
yön göstermek
12
Genel
nudge
f.
kibarca ısrar ederek bir şeyi hatırlatmak
Phrasals
13
Öbek Fiiller
nudge aside
f.
kenara itmek
14
Öbek Fiiller
nudge (someone) into (doing) (something)
f.
(birini bir şey yapmaya) itmek
15
Öbek Fiiller
nudge (someone) into (doing) (something)
f.
(birini bir şey yapmaya) ikna etmek
16
Öbek Fiiller
nudge (someone) into (doing) (something)
f.
(birinin bir şey yapması için) aklını çelmek
17
Öbek Fiiller
nudge (someone) into (doing) (something)
f.
(birini bir şey yapmaya) razı etmek
18
Öbek Fiiller
nudge (someone) into (doing) (something)
f.
(birini bir şey yapması için) tatlı sözle kandırmak
19
Öbek Fiiller
nudge (someone) into (doing) (something)
f.
(birini bir şey yapması için) tatlılıkla ikna etmek
20
Öbek Fiiller
nudge aside
f.
ayağını kaydırmak
21
Öbek Fiiller
nudge aside
f.
ekarte etmek
22
Öbek Fiiller
nudge aside
f.
yerinden/pozisyonundan etmek
23
Öbek Fiiller
nudge aside
f.
makamından etmek
24
Öbek Fiiller
nudge (someone or something) (somewhere)
f.
(birini/bir şeyi bir yere) itmek
25
Öbek Fiiller
nudge (someone or something) (somewhere)
f.
(birini/bir şeyi bir yere) sürüklemek
26
Öbek Fiiller
nudge out
f.
(aracı) yavaşça bir yerin dışına doğru sürmek
27
Öbek Fiiller
nudge out
f.
'-in dışına sürmek/çıkarmak
28
Öbek Fiiller
nudge out
f.
(aracı) yavaşça bir yerden dışarı çıkarmak/sürmek
29
Öbek Fiiller
nudge out
f.
-den yavaş yavaş itmek
30
Öbek Fiiller
nudge out
f.
'-den dışarı doğru dürtüklemek
31
Öbek Fiiller
nudge out
f.
-den ekarte etmek
32
Öbek Fiiller
nudge out
f.
yavaş yavaş saf dışı bırakmak
33
Öbek Fiiller
nudge out
f.
yavaş yavaş bıraktırmak
34
Öbek Fiiller
nudge out
f.
yavaş yavaş gitmesini sağlamak
35
Öbek Fiiller
nudge out
f.
bırakmaya itmek
36
Öbek Fiiller
nudge out
f.
az bir farkla geride bırakmak/geçmek
37
Öbek Fiiller
nudge out
f.
kıl payı farkla geride bırakmak/geçmek
Colloquial
38
Konuşma Dili
wink wink nudge nudge
expr.
anlarsın ya
39
Konuşma Dili
nudge nudge (wink wink)
expr.
anlarsın ya
40
Konuşma Dili
nudge nudge (wink wink)
expr.
anlarsın işte
41
Konuşma Dili
nudge nudge (wink wink)
expr.
bilirsin işte
Idioms
42
Deyim
a nudge and a wink
i.
selam çakma
43
Deyim
a nudge and a wink
i.
üstü kapalı konuşma
44
Deyim
a nudge and a wink
i.
gizli destek
45
Deyim
a nudge and a wink
i.
kaş göz etme
46
Deyim
a nudge and a wink
i.
imalı konuşma
47
Deyim
a nudge and a wink
i.
üstü kapalı teşvik
48
Deyim
a nudge and a wink
i.
göz etme
49
Deyim
a nudge and a wink
i.
çaktırmadan konuşma
50
Deyim
a nudge and a wink
i.
dolaylı olarak yapılan destek
51
Deyim
a nudge and a wink
i.
göz ardı etme
52
Deyim
a nudge and a wink
i.
çıtlatma
53
Deyim
a nudge and a wink
i.
görmemiş gibi davranma
54
Deyim
a nudge and a wink
i.
çıtlatma
55
Deyim
give (someone) a nudge
f.
(birini) nazikçe dürtmek
56
Deyim
give (someone) a nudge
f.
(birine) nazik bir hatırlatmada bulunmak
57
Deyim
give (someone) a nudge
f.
(birine) nazikçe bir talimat vermek
58
Deyim
give (someone) a nudge
f.
(birini) nazikçe cesaretlendirmek/yüreklendirmek
Computer
59
Bilgisayar
nudge down
expr.
aşağı sürükle
60
Bilgisayar
nudge shadow
expr.
gölge sürükle
61
Bilgisayar
nudge shadow up
expr.
gölgeyi yukarı sürükle
62
Bilgisayar
nudge object
expr.
nesne sürükle
63
Bilgisayar
nudge right
expr.
sağa sürükle
64
Bilgisayar
nudge
expr.
sürükle
65
Bilgisayar
nudge left
expr.
sola sürükle
66
Bilgisayar
nudge up
expr.
yukarı sürükle
Automotive
67
Otomotiv
nudge test
i.
dürtme testi
Slang
68
Argo
nudge
i.
baş belası
69
Argo
nudge
i.
dırdır eden kimse
70
Argo
nudge
f.
rahatsız etmek
71
Argo
nudge
f.
kafa ütülemek
72
Argo
nudge
f.
dırdır etmek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of nudge nudge
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy