nail on - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

nail on



"nail on" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

İngilizce Türkçe
Phrasals
nail on f. -e çivilemek
nail on f. üstüne çiviyle asmak/takmak/sabitlemek

"nail on" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 52 sonuç

İngilizce Türkçe
General
pay on the nail f. peşin ödemek
put on nail varnish f. oje sürmek
hit the nail right on the head f. kafasına çivi çakmak
on the nail zf. hemen
on the nail zf. derhal
on the nail zf. söz konusu
on the nail zf. oracıkta
on the nail zf. peşin
on the nail zf. peşin olarak
on the nail zf. müzakerede
on the nail zf. gözden geçirilmekte
Phrasals
nail someone down on something f. birini konuşmaya/belli ayrıntıları ifade etmeye zorlamak
nail someone down on something f. birinden bir konunda kesin bir cevap vermesini talep etmek
nail something on f. (bir şeyi başka bir şeyin üzerine vb) çivilemek
Colloquial
on the nail expr. bir an önce
on the nail expr. derhal
on the nail expr. hemen
right on the nail expr. nokta atışı
right on the nail expr. tam on ikiden
right on the nail expr. tam olarak doğru
right on the nail expr. harfiyen doğru
right on the nail expr. tam isabet
right on the nail expr. tam üstüne basarak
right on the nail expr. kesin/tam doğrulukla
right on the nail expr. kesinlikle
Idioms
nail polish on a hangnail i. dışını parlatma
nail polish on a hangnail i. makyajlama
nail polish on a hangnail i. yüzeysel değişiklik
nail polish on a hangnail i. üstünkörü düzeltme
nail polish on a hangnail i. cilalama
nail polish on a hangnail i. sağını solunu yenileme
nail polish on a hangnail i. kusurları örtmeye/sorunları çözmeye yetmeyen yüzeysel değişiklikler
cash on the nail i. peşin ödeme
cash on the nail i. nakit ödeme
cash on the nail i. anında ödeme
hit the nail on the head f. hedefi on ikiden vurmak
pay on the nail f. peşin çalışmak
pay on the nail f. peşin ödemek
hit the nail right on the head f. taşı gediğine koymak
hit the nail on the head f. taşı gediğine koymak
hit the nail on the head f. tam bilmek
hit the nail right on the head f. tam isabet etmek
hit the nail on the head f. tam isabet kaydetmek
hit the nail on the head f. tam üstüne basmak
hit the nail right on the head f. tam üstüne basmak
hit the nail on the head f. üstüne basmak
pay (someone) on the nail [uk] f. (birine) peşin ödemek
pay (someone) on the nail [uk] f. (birine) peşin ödeme yapmak
hit the nail right on the head f. doğru noktaya parmak basmak
nail polish on a hangnail expr. eşeğe altın semer vursalar eşek yine eşektir
nail polish on a hangnail expr. bir şeyin yalnızca dış görünüşünü düzeltmek hiçbir şeyi değiştirmez
Trade/Economic
without cash on the nail s. peşinatsız