İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Physics | ||||
Fizik | magnetically zf. | mıknatıs gibi | ||
People seem to be magnetically attracted to Tom. İnsanlar Tom'a mıknatıs gibi çekiliyor. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | magnetically zf. | manyetik olarak | ||
Genel | magnetically zf. | emin olarak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Technical | ||
Teknik | magnetically soft materials i. | manyetik yumuşak malzemeler |
Teknik | magnetically controlled coil i. | manyetik denetimli bobin |
Teknik | core made of magnetically soft ferrite i. | manyetik olarak yumuşak demirden yapılan çekirdek |
Teknik | magnetically hard alloy i. | sert mıknatıslı alaşım |
Teknik | magnetically soft alloy i. | yumuşak mıknatıslı alaşım |