İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Konuşma Dili | live to do f. | bir amaç uğruna yaşamak |
Konuşma Dili | live to do f. | yapmak için yaşamak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | live to do something f. | bir amaç uğruna yaşamak |
Proverb | ||
Atasözü | eat to live but do not live to eat | yaşamak için ye yemek için yaşama |
Speaking | ||
Konuşma | how do you want to live after something like this? expr. | böyle bir şeyden sonra nasıl yaşamak istersin ki? |
Konuşma | do you know where you want to live? expr. | nerede yaşamak istediğini biliyor musun? |