İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | leeway i. | bol yer |
Genel | leeway i. | akıntı payı |
Genel | leeway i. | rüzgaraltına düşme |
Genel | leeway i. | rahatça kımıldanacak yer |
Genel | leeway i. | rotadan çıkma |
Genel | leeway i. | zaman kaybı |
Genel | leeway i. | rahat kımıldanacak yer |
Genel | leeway i. | sürüncemede kalan işler |
Genel | leeway i. | gecikme |
Genel | leeway i. | serbestlik |
Genel | leeway i. | hareket serbestliği |
Genel | leeway i. | yedek zaman |
Genel | leeway i. | yedek malzeme |
Genel | leeway i. | emniyet payı |
Genel | leeway i. | güvenlik marjı |
Aeronautic | ||
Havacılık | leeway i. | uçağın yan rüzgarların etkisiyle rotasından ayrılma miktarı |
Marine | ||
Denizcilik | leeway i. | geminin gitmesi gereken rotadan rüzgar altı istikametine düşmesi veya sürüklenmesi |
Denizcilik | leeway i. | geminin rüzgaraltı yanına düşmesi |
Denizcilik | leeway i. | rüzgar altına düşme |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | leave someone some leeway f. | açık kapı bırakmak | ||
Genel | make leeway f. | sürüklemek | ||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | make up the leeway f. | gecikmeyi telafi etmek | ||
Konuşma Dili | make up leeway f. | gecikmeyi telafi etmek | ||
Konuşma Dili | make up the leeway f. | kaybedilen zamanı telafi etmek | ||
Konuşma Dili | make up leeway f. | kaybedilen zamanı telafi etmek |