Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | kazanım | gain i. | ||
Their project has resulted in substantial gains in public health. Projeleri halk sağlığı alanında önemli kazanımlar sağladı. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | kazanım | achievement i. | ||
Our proposal for a directive builds on these achievements. Yönerge önerimiz bu kazanımlar üzerine inşa edilmiştir. More Sentences |
||||
Politics | ||||
Siyasal | kazanım | acquisition i. | ||
Matt is a powerful acquisition for our team. Matt ekibimiz için güçlü bir kazanımdır. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | kazanım | obtainment i. | ||
Education | ||||
Eğitim | kazanım | learning outcome i. |