Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | karmaşıklaşmak | get more complicated f. | ||
Tom's situation is getting more complicated. Tom'un durumu gittikçe karmaşıklaşıyor. More Sentences |
||||
Genel | karmaşıklaşmak | complexify f. | ||
Genel | karmaşıklaşmak | ramify f. | ||
Genel | karmaşıklaşmak | thicken f. | ||
Archaic | ||||
Eski Kullanım | karmaşıklaşmak | ravel f. |