Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
karşılaştırmak
"karşılaştırmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
karşılaştırmak
contrast
f.
2
Yaygın Kullanım
karşılaştırmak
compare
f.
General
3
Genel
karşılaştırmak
hold a candle to
f.
4
Genel
karşılaştırmak
balance
f.
5
Genel
karşılaştırmak
draw a parallel between
f.
6
Genel
karşılaştırmak
check against
f.
7
Genel
karşılaştırmak
match against
f.
8
Genel
karşılaştırmak
match
f.
9
Genel
karşılaştırmak
measure
f.
10
Genel
karşılaştırmak
check
f.
11
Genel
karşılaştırmak
crosscheck
f.
12
Genel
karşılaştırmak
compare
f.
13
Genel
karşılaştırmak
class with
f.
14
Genel
karşılaştırmak
compare with
f.
15
Genel
karşılaştırmak
confront with
f.
16
Genel
karşılaştırmak
set against
f.
17
Genel
karşılaştırmak
parallel
f.
18
Genel
karşılaştırmak
oppose
f.
19
Genel
karşılaştırmak
confront
f.
20
Genel
karşılaştırmak
bench marking
f.
21
Genel
karşılaştırmak
contrast
f.
22
Genel
karşılaştırmak
confront somebody with
f.
23
Genel
karşılaştırmak
collate
f.
24
Genel
karşılaştırmak
liken
f.
25
Genel
karşılaştırmak
paragon
f.
Phrasals
26
Öbek Fiiller
karşılaştırmak
stack up
f.
27
Öbek Fiiller
karşılaştırmak
set up against
f.
Law
28
Hukuk
karşılaştırmak
compare
f.
Technical
29
Teknik
karşılaştırmak
align
f.
Chemistry
30
Kimya
karşılaştırmak
process
f.
Biology
31
Biyoloji
karşılaştırmak
contrast
f.
Linguistics
32
Dilbilim
karşılaştırmak
similize
f.
33
Dilbilim
karşılaştırmak
similise
f.
Archaic
34
Eski Kullanım
karşılaştırmak
peer
f.
"karşılaştırmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 50 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
karar vermeye çalışırken bir şeyi başka bir şeyle karşılaştırmak
weigh one thing against another
f.
2
Genel
(aradaki farkı göstermek üzere) karşılaştırmak
contrast
f.
3
Genel
ile karşılaştırmak
parallel
f.
4
Genel
(yazı) karşılaştırmak
collate
f.
5
Genel
karşılaştırmak için yan yana koymak
juxtapose
f.
6
Genel
birbiriyle karşılaştırmak
compare with each other
f.
7
Genel
hesaptaki gelir ve gider durumunu karşılaştırmak
strike a balance
f.
Phrasals
8
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şey) ile karşılaştırmak
collate (something) with (something)
f.
9
Öbek Fiiller
iki şeyi yan yana koyup karşılaştırmak
collate (something) with (something)
f.
10
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyle karşılaştırmak
collate something with something
f.
11
Öbek Fiiller
iki şeyi yan yana koyup karşılaştırmak
collate something with something
f.
12
Öbek Fiiller
birisini birisiyle mukayese etmek/karşılaştırmak
contrast someone with someone
f.
13
Öbek Fiiller
birisini birisiyle mukayese etmek/karşılaştırmak
contrast someone to someone
f.
14
Öbek Fiiller
birbiriyle kıyaslamak/karşılaştırmak
measure someone against someone else
f.
15
Öbek Fiiller
(iki şeyi/kişiyi) yan yana koyup karşılaştırmak
juxtapose (someone or something) with (someone or something else)
f.
16
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi/kendini biriyle veya bir şeyle) karşılaştırmak
set (someone, something, or oneself) up against (someone or something)
f.
17
Öbek Fiiller
(olumlu ve olumsuz özelliği) karşılaştırmak
balance (something) against (something else)
f.
18
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi başka biriyle/bir şeyle) yan yana koyup karşılaştırmak
juxtapose (someone or something) to (someone or something else)
f.
19
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle yan yana koyup karşılaştırmak
juxtapose someone or something to someone or something
f.
20
Öbek Fiiller
tesadüfen bir araya getirmek/karşılaştırmak
push together
f.
21
Öbek Fiiller
şans eseri birleştirmek/karşılaştırmak
push together
f.
22
Öbek Fiiller
ile değerini karşılaştırmak
balance against
f.
23
Öbek Fiiller
ile karşılaştırmak
collate with
f.
24
Öbek Fiiller
ile yan yana koyup karşılaştırmak
collate with
f.
25
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi başka biriyle/bir şeyle) karşılaştırmak
contrast (someone or something) to (someone or something else)
f.
26
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) karşılaştırmak
contrast (someone or something) with (someone or something)
f.
27
Öbek Fiiller
(bir şeyle) karşılaştırmak
contrast to (something)
f.
28
Öbek Fiiller
ile yan yana koyup karşılaştırmak
juxtapose to
f.
29
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) karşılaştırmak
match (someone or something) (up) with (someone or something else)
f.
30
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) karşılaştırmak
match (someone or something) against (someone or something else)
f.
31
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) karşılaştırmak
match up (someone or something) with (someone or something else)
f.
32
Öbek Fiiller
ile karşılaştırmak
match with
f.
33
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birbiriyle/bir şeyle) karşılaştırmak
measure (someone or something) (up) against (someone or something else)
f.
34
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin biriyle/bir şeyle) ölçüsünü karşılaştırmak
measure (someone or something) (up) against (someone or something else)
f.
35
Öbek Fiiller
ile karşılaştırmak
measure against
f.
36
Öbek Fiiller
ile ölçüsünü karşılaştırmak
measure against
f.
37
Öbek Fiiller
ile karşılaştırmak
measure up against
f.
38
Öbek Fiiller
ile ölçüsünü karşılaştırmak
measure up against
f.
39
Öbek Fiiller
(biriyle/bir şeyle birini/bir şeyi) karşılaştırmak
weigh against (someone or something)
f.
Colloquial
40
Konuşma Dili
benzetmek/karşılaştırmak gibi olmasın
not to make a comparison
expr.
Idioms
41
Deyim
(biriyle bir başkasını) karşılaştırmak
mention (someone or something) in the same breath
f.
42
Deyim
elmayla armudu karşılaştırmak
mix apples and oranges
f.
43
Deyim
iki zıt/alakasız şeyi karşılaştırmak
mix apples and oranges
f.
44
Deyim
elmayla armudu karşılaştırmak gibi
like comparing apples and oranges
expr.
Speaking
45
Konuşma
benzetmek/ karşılaştırmak gibi olması
I don't mean to make a comparison
expr.
46
Konuşma
benzetmek/ karşılaştırmak gibi olması
I don't intend to make a comparison
expr.
Technical
47
Teknik
sınırlar arasında karşılaştırmak
compare between limits
f.
Computer
48
Bilgisayar
sınırlar arasında karşılaştırmak
compare between limits
f.
49
Bilgisayar
(verileri) karşılaştırmak
run
f.
50
Bilgisayar
iki dosya veya nesneyi karşılaştırmak
diff
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of karşılaştırmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy