Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrases | ||
İfadeler | iz bırakmadan | without a trace expr. |
İfadeler | iz bırakmadan | with no trace expr. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | hiç iz bırakmadan kaybolmak | vanish without a trace f. |
Genel | hiçbir iz bırakmadan kaybolmak | disappear without a trace f. |
Genel | hiçbir iz bırakmadan kaybolmak | vanish without a trace f. |
Genel | parçalayıp tütününü dağıtarak (sigarayı) iz bırakmadan imha etmek | fieldstrip f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | hiçbir iz bırakmadan tamamen yok etmek | wipe off f. |
Phrases | ||
İfadeler | arkada/geride iz bırakmadan | with no trace expr. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | iz bırakmadan kaybolmak | melt in the air f. |
Konuşma Dili | iz bırakmadan kaybolmak | vanish in the air f. |
Konuşma Dili | iz bırakmadan kaybolmak | disappear in the air f. |
Law | ||
Hukuk | cesedin üzerinde hiçbir iz bırakmadan yapılan cinayet | burking i. |
Medical | ||
Medikal | yaranın iz bırakmadan iyileşmesi | first intention i. |
Medikal | iz/skar bırakmadan iyileşmek | heal without scarring f. |