İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | industrialize f. | sanayileşmek | ||
Russia's large natural resources potential is conditioned by its special place among industrialized countries. Rusya'nın büyük doğal kaynak potansiyeli, sanayileşmiş ülkeler arasındaki özel konumundan kaynaklanmaktadır. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | industrialize f. | sanayileşmek | ||
The country was industrialized very quickly. Ülke çok hızlı bir şekilde sanayileşti. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | industrialize f. | endüstrileşmek | ||
General | ||||
Genel | industrialize f. | sanayileştirmek | ||
Genel | industrialize f. | endüstriyelleşmek | ||
Genel | industrialize f. | endüstrileşmek | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | industrialize f. | sanayileştirmek |