Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmiş
in country
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"in country"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Idioms
1
Deyim
in country
s.
yabancı bir ülkede (askeri) görevde
2
Deyim
in country
s.
yurt dışında askerlik hizmetinde
"in country"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
in country resources
i.
iç kaynaklar
2
Genel
in-country period
i.
memleket içi inceleme fasılası
3
Genel
in-country escort
i.
memleket içi refakat
4
Genel
living in a foreign country
i.
yabancı bir ülkede yaşama
5
Genel
rule a country while lying sick in bed
f.
hasta yatağından ülkeyi yönetmek
6
Genel
settle permanently in (a country)
f.
temelli yerleşmek
7
Genel
settle permanently in (a country)
f.
tamamen yerleşmek
8
Genel
to represent his/her country at the highest level in the international arena
f.
ülkesini uluslararası alanda en iyi şekilde temsil etmek
9
Genel
represent his/her country in the best possible way in the international arena
f.
ülkesini uluslararası alanda en iyi şekilde temsil etmek
10
Genel
(tourists) to spend (euros/dollars etc) in a certain country
f.
döviz bırakmak
11
Genel
live in a foreign country
f.
yabancı bir ülkede yaşamak
12
Genel
in our country
zf.
ülkemizde
13
Genel
in the country
zf.
köyde
14
Genel
in the country
zf.
kırda
15
Genel
(in their) respective country
zf.
kendi ülkelerinde
16
Genel
(in their) respective country
zf.
kendi ülkesinde
17
Genel
in the country
zf.
taşrada
Proverb
18
Atasözü
in the country of the blind the one-eyed man is king
koyunun olmadığı yerde keçiye abdurrahman çelebi derler
19
Atasözü
in the country of the blind the one-eyed man is king
koyunun olmadığı yerde keçiye abdurrahman çelebi denir
20
Atasözü
in the country of the blind, the one-eyed man is king
körler ülkesinde tek gözü olan adam kral olur
21
Atasözü
in the country of the blind the one-eyed man is king
körler ülkesinde şaşılar kral olur
22
Atasözü
a prophet is not without honor save in his own country
düşmanı dışarıda aramaya gerek yoktur
23
Atasözü
prophet is not without honor save in his own country
düşmanı dışarıda aramaya gerek yoktur
24
Atasözü
a prophet is not without honor save in his own country
insana ne gelirse yakınından gelir
25
Atasözü
prophet is not without honor save in his own country
insana ne gelirse yakınından gelir
26
Atasözü
a prophet is not without honor save in his own country
bir peygamber, kendi memleketinden, akraba çevresinden ve kendi evinden başka yerde hor görülmez
27
Atasözü
a prophet is not without honor save in his own country
sakalım yok ki sözüm dinlensin
28
Atasözü
a prophet is not without honor save in his own country
kimse kendi memleketinde peygamber olamaz
Idioms
29
Deyim
couldn't organise a chook raffle in a (country) pub
f.
kendine hayrı dokunmamak
30
Deyim
couldn't organise a chook raffle in a (country) pub
f.
kendine bile hayrı olmamak
31
Deyim
couldn't organise a chook raffle in a (country) pub
f.
en kolay işi bile becerememek
32
Deyim
couldn't organise a chook raffle in a (country) pub
f.
beceriksiz olmak
Speaking
33
Konuşma
do you live in the city or the country?
expr.
şehirde mi yaşıyorsun kırsalda mı?
34
Konuşma
what country are you living in right now
expr.
şu anda hangi ülkede yaşıyorsun
35
Konuşma
what country are you living in right now
expr.
şu anda hangi ülkede yaşıyorsunuz
36
Konuşma
I want to live in your country
expr.
senin ülkende yaşamak istiyorum
37
Konuşma
there was a village in a country near a river
expr.
ülkenin birinde nehir yakınında bir köy varmış
38
Konuşma
I study and I work in my country
expr.
ülkemde okurum ve çalışırım
Trade/Economic
39
Ticaret/Ekonomi
in-country production
i.
yurtiçi üretim
Law
40
Hukuk
felony committed in foreign country
i.
yabancı memlekette işlenen suç
Politics
41
Siyasal
resettlement in a 3rd country
i.
üçüncü ülkeye yerleştirme
42
Siyasal
in-country period
i.
ülke içi kalış süresi
43
Siyasal
and sadder and graver than all these circumstances, those who hold power within the country may be in error, misguided and may even be traitors
expr.
bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of in country
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy