Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | imkanları kısıtlı olan | disadvantaged s. | ||
Students from disadvantaged backgrounds often face barriers to accessing higher education. İmkanları kısıtlı durumda olan öğrenciler üniversite eğitimi söz konusu olduğunda zorluklarla karşılaşmaktadır. More Sentences |