Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Idioms | ||
Deyim | işine bakmak | go about your business f. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | işine bakmak (geçici olarak başkasının) | cover for f. | ||
Tom had to cover for Mary. Tom Mary'nin yerine işe bakmak zorunda kaldı. More Sentences |
||||
Genel | geçici olarak başkasının işine bakmak | cover for f. | ||
Genel | işine gücüne bakmak | get on with f. | ||
Idioms | ||||
Deyim | kendi işine bakmak | hoe one's own row f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | be about one's business f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | go about one's business f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | mind one's own business f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | mind one's business f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | chew one's own tobacco f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | plough (one's) own furrow [uk] f. | ||
Deyim | (kendi) işine bakmak | stick to (one's) knitting f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | stick to the knitting f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | chew own tobacco f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | hoe own row f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | keep nose out of business f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | mind (one's) own beeswax f. | ||
Deyim | kendi işine bakmak | mind own business f. |