içinde olarak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

içinde olarak



"içinde olarak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
General
içinde olarak on-board zf.

"içinde olarak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

Türkçe İngilizce
General
el işi projelerinde göz olarak kullanılan içinde oynar bir göz bebeği parçası olan plastik diskler googly eyes i.
anlaşmalı olarak bir kamyonet içinde seyahat etme vanpool i.
avuç içinde akıl çizgisine paralel olarak uzanan ve kişinin duygu dünyasını ifade ettiğine inanılan çizgi mensal line i.
avuç içinde akıl çizgisine paralel olarak uzanan ve kişinin duygu dünyasını ifade ettiğine inanılan çizgi line of heart i.
öncesinde bir parçası olarak içinde yer aldığı yayınlanmış dergi veya kitaptan sonrasında ayrı olarak tekrar basılan yazı separatum i.
(uzay araçları vb ile ilgili olarak) içinde insan bulunan manned s.
beklenti içinde olarak expectantly zf.
parantez içinde olarak parenthetically zf.
Phrasals
birini bir şeyin içinde/bir şey giymiş olarak gözünde canlandırmak picture someone in something f.
(bir şeyin) içinde ölü olarak yatmak/uzanmak repose in (something) f.
Proverb
içinde bulunulan durum/zaman hiçbir zaman en iyi durum/zaman olarak görünmez the golden age was never the present age
Trade/Economic
dönem içinde hesapların geçici olarak kapatılması interim closing i.
Law
mahkumların hapishane içinde özel olarak ayrılmış odalarda ya da bölmelerde eşleriyle birlikte olabildikleri ziyaret uygulaması conjugal visit i.
Technical
suyun doğal veya cebri olarak buhar kazanı içinde dolaşım veya sirkülasyonu water circulation i.
Computer
(nesne yönelimli programlamada) kavramsal olarak bir nesneyi diğerinin içinde tutma containership i.
Parasitology
larvaları asalak olarak böceklerin içinde yaşayan zar kanatlı böceklerin bulunduğu grup entomophaga i.
Chemistry
zirkon içinde keşfedildiği ortaya atılan ve daha sonradan hafniyum olarak adlandırılan bir sözde element norium i.
kömür katranı ve petrol içinde oluşan, sentetik olarak da üretilen yağlı bir hidrokarbon mesitylene i.
Forestry
içinde yapay olarak açılmış küçük tüneller olan (ağaç) wormy s.
Religious
(hinduizm'de) dünyanın topyekun çöküşü olarak nitelendirilen, içinde bulunduğumuz dördüncü çağ kaliyuga i.
(tibet budizmi'nde) içinde muska bulunan ve kolye olarak takılan küçük kutu gau i.
Hunting
revolverlerde kabza içinde horozun gergin olarak muhafazasını sağlayan vida strain screw i.
Cinema
hikayenin içinde bir karakter olarak yer alan anlatıcı homodiegetic narrator i.