genişçe - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

genişçe



"genişçe" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 10 sonuç

Türkçe İngilizce
General
genişçe spaciously zf.
genişçe expansively zf.
genişçe capaciously zf.
genişçe vastly zf.
genişçe broadly zf.
genişçe widegut zf.
genişçe in detail zf.
genişçe widewhere zf.
genişçe braid zf.
genişçe roomily zf.

"genişçe" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 13 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bardak (sapsız/kısa ve genişçe) tumbler i.
iki su kütlesini birleştiren genişçe su yolu sound i.
(bacaklarını) genişçe açmak spraddle f.
(bacaklarını) genişçe ayırmak spraddle f.
ağzı genişçe açarak bağırılan (şey) wide-mouthed s.
genişçe açılarak yawningly zf.
Trade/Economic
genişçe bir orta sınıf yaratıp ekonomik sistemi bu orta sınıfın üzerine yerleştirmeye dayalı anlayış cameralism i.
Anatomy
kemiklerin tek bir düzlemde genişçe hareket etmesine izin verecek şekilde eklemlendiği serbest hareket eden bir eklem ginglymoid joint i.
Botanic
genişçe kümelenmiş beyaz çiçekleri olan bir taşkıran saxifraga occidentalis i.
genişçe kümelenmiş beyaz çiçekleri olan bir taşkıran western saxifrage i.
Geology
genişçe eğimli kenarları olan arazi sırtı hog's-back i.
Sport
kolları genişçe açarak çekilen bir şınav şekli widegrip pushup i.
Archaic
genişçe yayılarak açılmış (kanat vb.) oary s.