Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Idioms | ||||
Deyim | gözyaşları içinde | in tears expr. | ||
I found her in tears in her room. Onu odasında gözyaşları içinde buldum. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | gözyaşları içinde son yolculuğuna uğurlamak | bid farewell to someone in tears f. |
Genel | gözyaşları içinde olan | tearful s. |
Genel | gözyaşları içinde yapılan | tearful s. |
Genel | ağlamaktan gözyaşları içinde | beblubbered s. |