Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
find in
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"find in"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Computer
1
Bilgisayar
find in
i.
aranacak konum
2
Bilgisayar
find in
i.
aranan konum
3
Bilgisayar
find in
expr.
içinde bul
"find in"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 116 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
find favour in somebody's eyes
f.
gözüne girmek
2
Genel
find a fault in everything
f.
armutun sapı üzümün çöpü var demek
3
Genel
be unable to find a meaning in
f.
mana verememek
4
Genel
not to find it in one's heart
f.
gönlü razı olmamak
5
Genel
find pleasure in
f.
lezzet almak
6
Genel
find pleasure in
f.
zevk almak
7
Genel
(for an idea) to find a niche in one's mind
f.
aklında yer etmek
8
Genel
find voice in
f.
ifade edilmek
9
Genel
find voice in
f.
dile getirilmek
10
Genel
find (someone) to be in the wrong
f.
haksız bulmak
11
Genel
find voice in
f.
-de dile gelmek
12
Genel
find solace in
f.
teselli bulmak
13
Genel
find peace in something
f.
huzuru bir şeyde bulmak
14
Genel
find her husband in bed with another woman
f.
kocasını yatakta başka bir kadınla yakalamak
15
Genel
find in the bushes
f.
çalıların arasında bulmak
16
Genel
find someone laying in the street
f.
birini sokakta yerde yatar halde bulmak
17
Genel
find the address in the phone book
f.
adresi telefon rehberinden bulmak
18
Genel
find asylum in
f.
...ya sığınmak/iltica etmek
19
Genel
dig in the ground to find food
f.
yiyecek bulmak için toprağı kazmak
20
Genel
find something in the trash
f.
bir şeyi çöpte bulmak
21
Genel
find something in/on its place
f.
yerinde bulmak
22
Genel
find solace in something
f.
bir şeyde teselli bulmak
23
Genel
find favor in the eyes of
f.
(birinin) şifalı ellerinde iyileşmek
24
Genel
find favor in the eyes of
f.
merhametle tedavi edilmek
Phrasals
25
Öbek Fiiller
find someone in
f.
birini evde/işte bulmak
26
Öbek Fiiller
find (one) in
f.
(birini) evinde/iş yerinde bulmak
27
Öbek Fiiller
find (one) in
f.
(birini) yerinde (ofisinde, evinde) bulmak
Proverb
28
Atasözü
even a blind pig can find an acorn once in a while
bozuk saat bile günde iki defa doğruyu gösterir
29
Atasözü
even a blind pig can find an acorn once in a while
bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir
30
Atasözü
even a blind pig can find an acorn once in a while
durmuş saat bile günde iki kez doğruyu gösterir
31
Atasözü
even a blind pig can find an acorn once in a while
bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir
Idioms
32
Deyim
find in the heart
f.
istekli olmak
33
Deyim
find in the heart
f.
hazır olmak
34
Deyim
find oneself in a bind
f.
dara düşmek
35
Deyim
can find it in one's heart
f.
doğası gereği hazır olmak
36
Deyim
find oneself in a bind
f.
darda olmak
37
Deyim
can find it in one's heart
f.
doğası gereği istekli olmak
38
Deyim
find oneself in a jam
f.
dara düşmek
39
Deyim
find oneself in a jam
f.
darda olmak
40
Deyim
can find it in one's heart
f.
gönlü olmak
41
Deyim
not find it in oneself (to do something)
f.
gönlü razı olmamak
42
Deyim
not find it in oneself (to do something)
f.
gönlü istememek
43
Deyim
not find it in one's heart (to do something)
f.
gönlü istememek
44
Deyim
not find it in one's heart (to do something)
f.
gönlü razı olmamak
45
Deyim
find oneself in the line of fire
f.
eleştirilerin hedefi olmak
46
Deyim
not find it in one's heart (to do something)
f.
içine sinmemek
47
Deyim
can find it in one's heart
f.
istemek
48
Deyim
find oneself in
f.
kendisi sağlamak
49
Deyim
find oneself in
f.
kendi kendine bulmak
50
Deyim
find oneself in the hot seat
f.
kendini sorumlu mevkide/pozisyonda bulmak
51
Deyim
find oneself in
f.
kendi başına bulmak
52
Deyim
find oneself in the line of fire
f.
kendini ateş hattında bulmak
53
Deyim
find oneself in a double bind
f.
kendisini iki arada bir derede bulmak
54
Deyim
try to find a black cat in a coal mine
f.
samanlıkta iğne aramak
55
Deyim
find oneself in a bind
f.
parasız kalmak
56
Deyim
find oneself in the doghouse with one's boss
f.
patronuyla papaz olmak
57
Deyim
find oneself in a jam
f.
parasız kalmak
58
Deyim
find oneself in the doghouse with one's boss
f.
patronuyla başı dertte olmak
59
Deyim
find oneself in a jam
f.
(parasal) sıkıntıya düşmek
60
Deyim
find oneself in a bind
f.
(parasal) sıkıntıya düşmek
61
Deyim
find it in oneself (to do something)
f.
(bir şeyi yapma) isteğinde/cesaretinde olmak
62
Deyim
find it in one's heart (to do something
f.
(bir şeyi yapma) isteğinde/cesaretinde olmak
63
Deyim
be like trying to find a needle in a haystack
f.
samanlıkta iğne aramak
64
Deyim
find (one) with (one's) fingers in the till
f.
(birini) suçüstü yakalamak
65
Deyim
find (one) with (one's) fingers in the till
f.
(birini) iş üstünde yakalamak
66
Deyim
find (one) with (one's) fingers in the till
f.
(birini) para çalarken yakalamak
67
Deyim
find (one) with (one's) fingers in the till
f.
(birini) iş yerinden para çalarken yakalamak
68
Deyim
find (one) with (one's) fingers in the till
f.
(birini) iş yerinden para sızdırırken yakalamak
69
Deyim
find (one) with (one's) hand in the till
f.
(birini) suçüstü yakalamak
70
Deyim
find (one) with (one's) hand in the till
f.
(birini) iş üstünde yakalamak
71
Deyim
find (one) with (one's) hand in the till
f.
(birini) para çalarken yakalamak
72
Deyim
find (one) with (one's) hand in the till
f.
(birini) iş yerinden para çalarken yakalamak
73
Deyim
find (one) with (one's) hand in the till
f.
(birini) iş yerinden para sızdırırken yakalamak
74
Deyim
find (oneself) in the market for (something)
f.
(kendini bir şeyin) peşinde bulmak
75
Deyim
find (oneself) in the market for (something)
f.
(kendini) piyasada (bir şey) ararken bulmak
76
Deyim
find (oneself) in the market for (something)
f.
piyasaya düşmek
77
Deyim
(not) find it in your heart to do something
f.
bir şey yapmaya gönlü razı olmamak/gelmemek
78
Deyim
(not) find it in your heart to do something
f.
bir şey yapmayı gönlü istememek
79
Deyim
(not) find it in your heart to do something
f.
bir şey yapmak içine sinmemek
80
Deyim
(not) find it in your heart to do something
f.
bir şey yapmaya gönlü olmamak
81
Deyim
(not) find it in your heart to do something
f.
bir şey yapma isteğinde/cesaretinde olmamak
82
Deyim
find it in heart
f.
doğası gereği hazır olmak
83
Deyim
find it in heart
f.
doğası gereği istekli olmak
84
Deyim
find it in heart
f.
gönlü olmak
85
Deyim
find it in heart
f.
istemek
86
Deyim
find it in heart
f.
gönlü razı gelmek
87
Deyim
find it in heart
f.
içine sinmek
88
Deyim
find it in heart
f.
isteğinde/cesaretinde olmak
89
Deyim
find it in one's heart
f.
gönlü olmak
90
Deyim
find it in one's heart
f.
istemek
91
Deyim
find it in one's heart
f.
gönlü razı gelmek
92
Deyim
find it in one's heart
f.
içine sinmek
93
Deyim
find it in one's heart
f.
isteğinde/cesaretinde olmak
94
Deyim
find it in your heart to do something
f.
bir şey yapmaya gönlü olmak
95
Deyim
find it in your heart to do something
f.
bir şey yapmayı istemek
96
Deyim
find it in your heart to do something
f.
bir şey yapmaya gönlü razı gelmek
97
Deyim
find it in your heart to do something
f.
bir şey yapmak içine sinmek
98
Deyim
find it in your heart to do something
f.
bir şey yapma isteğinde/cesaretinde olmak
99
Deyim
find oneself in the market
f.
piyasaya düşmek
100
Deyim
find oneself in the market
f.
(kendini bir şeyin) peşinde bulmak
101
Deyim
find oneself in the market
f.
(kendini) piyasada (bir şey) ararken bulmak
102
Deyim
find/meet your match (in somebody)
f.
dengini bulmak
103
Deyim
find/meet your match (in somebody)
f.
dengiyle karşılaşmak
104
Deyim
find/meet your match (in somebody)
f.
kendiyle eşit seviyede birini bulmak
105
Deyim
find/meet your match (in somebody)
f.
kendiyle eşit seviyede biriyle karşılaşmak
106
Deyim
find/meet your match (in somebody)
f.
(birinde) kendini bulmak
107
Deyim
can't find one's butt with both hands in broad daylight
expr.
iki eliyle bir işi beceremeyen
108
Deyim
can't find one's butt with both hands in broad daylight
expr.
son derece aptal veya beceriksiz
109
Deyim
like trying to find a needle in a haystack
expr.
samanlıkta iğne aramak gibi
Speaking
110
Konuşma
find someone od'd in his/her room
expr.
odasında aşırı doz almış olarak bulmak
Trade/Economic
111
Ticaret/Ekonomi
find buyers in the free market
f.
serbest piyasada alıcı bulmak
Computer
112
Bilgisayar
find in field
expr.
alan içinde bul
113
Bilgisayar
find in field
expr.
alanda bul
114
Bilgisayar
find in html
expr.
html'de bul
115
Bilgisayar
find in page
expr.
sayfada bul
116
Bilgisayar
find in web
expr.
web'de bul
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of find in
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy