Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | ezici bir çoğunlukla | overwhelmingly zf. | ||
At this last stage, Parliament has spoken overwhelmingly with one voice. Bu son aşamada Parlamento ezici bir çoğunlukla tek ses olarak konuşmuştur. More Sentences |
||||
Genel | ezici bir çoğunlukla | predominantly zf. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | seçimi ezici bir çoğunlukla kazanmak | win a landslide victory f. |