Geçmiş

everywhere

"everywhere" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 12 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	everywhere zf.	her yer
General
2	Genel	everywhere zf.	her yere
3	Genel	everywhere zf.	her taraf
4	Genel	everywhere zf.	sağda solda
5	Genel	everywhere zf.	dağ taş
6	Genel	everywhere zf.	yedi mahalle
7	Genel	everywhere zf.	her yer
8	Genel	everywhere zf.	yedi iklim dört bucak
9	Genel	everywhere zf.	her tarafta
10	Genel	everywhere zf.	her yer(d)e
11	Genel	everywhere zf.	her yerde
Phrases
12	İfadeler	everywhere expr.	yer gök

"everywhere" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 29 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	search everywhere f.	dört dönmek
2	Genel	be told everywhere f.	çalkalanmak
3	Genel	search everywhere f.	her yeri aramak
4	Genel	look everywhere f.	her yere bakmak
5	Genel	go everywhere f.	her yere/yana dağılmak/yayılmak
6	Genel	go everywhere f.	etrafa saçılmak
7	Genel	get sick everywhere f.	her yere kusmak
8	Genel	plant trees everywhere f.	heryere ağaç dikmek
9	Genel	here there and everywhere zf.	her yerde
10	Genel	almost everywhere zf.	hemen hemen her yerde
11	Genel	almost everywhere zf.	neredeyse her yer
Phrases
12	İfadeler	taksim everywhere resistance everywhere expr.	her yer taksim her yer direniş
13	İfadeler	everywhere Taksim, everywhere resistance expr.	her yer taksim, heryer direniş
Proverb
14	Atasözü	learning is a treasure that follows its owner everywhere f.	bilgi insanı her gittiği yerde/hayat boyu takip eden bir hazinedir
15	Atasözü	learning is a treasure that will follow its owner everywhere	bilgi insanı her gittiği yerde/hayat boyu takip edecek bir hazinedir
Colloquial
16	Konuşma Dili	germs are everywhere expr.	mikroplar her yerde
Idioms
17	Deyim	flattery will get you everywhere expr.	boşuna yağ çekme
18	Deyim	flattery will get you everywhere expr.	boşuna yağcılık yapma
19	Deyim	flattery will get you everywhere expr.	boşuna yaltaklanma
20	Deyim	flattery will get you everywhere expr.	yağcılık yaparak bir şey elde edemezsin
21	Deyim	flattery will get you everywhere expr.	yağcılıkla bir yere varamazsın
22	Deyim	flattery will get you everywhere expr.	yağ çekme
Speaking
23	Konuşma	we looked everywhere for you expr.	her yerde seni aradık
24	Konuşma	we are everywhere expr.	her yerdeyiz
Trade/Economic
25	Ticaret/Ekonomi	tyme (take your money everywhere) i.	paranı her yere götür anlamına gelen abd menşeeli bir atm hizmeti
Computer
26	Bilgisayar	joe (java objects everywhere) kısalt.	corba uyumlu bir orb
27	Bilgisayar	wore (write once, run everywhere) kısalt.	bir kere yaz, her yerde çalışır
28	Bilgisayar	wore (write once, run everywhere) kısalt.	java programlama diline ait bir slogan
Abbreviation
29	Kısaltma	care (cooperative for american relief everywhere) i.	acil yardım ve uluslararası kalkınma projeleri sunan insani yardım kuruluşu