Geçmiş

eski eser

"eski eser" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 4 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	eski eser	relic i.
2	Genel	eski eser	classic i.
3	Genel	eski eser	relik [obsolete] i.
Archaic
4	Eski Kullanım	eski eser	relique i.

"eski eser" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	eski eser görüntüsü vermek	historicise f.
2	Genel	eski eser görüntüsü vermek	historicize f.
3	Genel	eski halinden eser kalmamak	degenerate f.
4	Genel	eski halinden eser kalmamak	degrade f.
Colloquial
5	Konuşma Dili	eski (birinden) eser kalmamış	who are you, and what have you done with (someone) expr.
Idioms
6	Deyim	(birinin/bir şeyin) eski halinden eser kalmaması	a shadow of (one's) old self i.
7	Deyim	eski halinden eser kalmamış kimse/şey	a shadow of (one's) former self i.
8	Deyim	eski halinden eser kalmamak	be a shadow of one's former self f.
9	Deyim	eski halinden eser kalmamak	be shadow of oneself f.
10	Deyim	eski halinden eser kalmamak	be a shadow of itself f.
11	Deyim	eski halinden eser kalmamak	a shadow of your former self f.
12	Deyim	eski halinden eser olmamak/kalmamak	be a ghost of (someone's or something's) former self f.
13	Deyim	eski halinden eser kalmamak	be a shadow of (someone's or something's) former self f.
14	Deyim	eski (bir şey) halinden eser kalmamış olmak	be half the (something) (one) used to be f.
15	Deyim	eski halinden eser kalmamak	become a shadow of (someone's or something's) old self f.
16	Deyim	eski halinden eser kalmamak	become a shadow of (someone's or something's) former self f.
17	Deyim	eski halinden eser kalmamış	(all) washed up s.
18	Deyim	eski halinden eser kalmamış	not half the person she/he used to be expr.
19	Deyim	eski halinden eser kalmamış	not half the person she/he used to be expr.
20	Deyim	o eski halinden eser yok şimdi	the old gray mare ain't what she used to be [old-fashioned] expr.
21	Deyim	(birinin) o eski halinden eser kalmamış	(not) half the person/man/woman (one) used to be expr.
22	Deyim	o eski kişiden/adamdan/kadından eser kalmamış	(not) half the person/man/woman (one) used to be expr.
Art
23	Sanat	eski ünlü sanatçıların yaptığı bir eser	old master i.