dokunarak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

dokunarak



"dokunarak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç

Türkçe İngilizce
General
dokunarak tactually zf.
dokunarak haptically zf.
dokunarak by touch zf.
dokunarak haptically zf.
dokunarak appulsively zf.

"dokunarak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 45 sonuç

Türkçe İngilizce
General
hayvan kıllarından dokunarak elde edilen kumaştan yapılan çadır haircloth tent i.
dokunarak algılanan özellik tactile property i.
vücudun mahrem olmayan bir yerine dokunarak tahrik olma fetichism i.
dokunarak muayene etmek palpate f.
dokunarak anlamak perceive by touch f.
elle dokunarak muayene etmek palpate f.
dokunarak giderilmek rub f.
dokunarak keşfetmek feel f.
dokunarak test etmek feel f.
kraliyet asası ile dokunarak onaylamak scepter [us] f.
kraliyet asası ile dokunarak onaylamak sceptre [uk] f.
hemen samimi olup duygularını dokunarak vb. dışa vuran yılışık kimse touchy-feely s.
Phrasals
(bayrak yarışçısının) uzattığı eline dokunarak yarışa başlamak touch off f.
(bir şeyi bir şeyden) hafifçe dokunarak temizlemek dab (something) off of (something) f.
(bir şeyi bir şeyden) hafifçe dokunarak temizlemek dab something off (of) something f.
(birini/bir şeyi) dokunarak bulmaya çalışmak feel about (for someone or something) f.
dokunarak bulmaya çalışmak feel around f.
(birini/bir şeyi) dokunarak bulmaya çalışmak feel around (for someone or something) f.
ile dokunarak yoklamak feel with f.
ile dokunarak anlamaya çalışmak feel with f.
ile dokunarak hissetmek feel with f.
ile dokunarak incelemek feel with f.
Colloquial
sık sık dokunarak veya öperek abartılı sevgi gösteren kissy s.
Idioms
bir şeyle dokunarak yoklamak feel something with something f.
bir şeyle dokunarak anlamaya çalışmak feel something with something f.
bir şeyle dokunarak hissetmek feel something with something f.
bir şeyle dokunarak incelemek feel something with something f.
(birini/bir şeyi) dokunarak taciz etmek put (one's) hands on (someone or something) f.
(birinin/bir şeyin) yanından hızla hafifçe dokunarak geçmek brush past (someone or something) f.
dokunarak taciz etmek put hands on f.
Computer
2 kere dokunarak açılan ekran double tap screen i.
dokunarak yazarken parmakların konumlandırıldığı temel tuşlara ait veya ilgili home s.
Textile
dokunarak üretilmiş woven s.
dokunarak yapılmış woven s.
dokunarak yapılan woven s.
Psychology
cansız nesneye veya vücudun cinsel organ dışındaki bir bölümüne dokunarak haz duyma fetishism i.
Pathology
nesneleri dokunarak tanıma yeteneğinin kaybolması astereognosis i.
History
omzuna kılıçla dokunarak şövalye yapmak dub f.
Sport
(golf, futbol, vb.) topa hafifçe dokunarak kolayca yapılan sayı tap-in i.
topa dokunarak atılan gol tap-in i.
Basketball
ribaunddan dönen topa hafifçe dokunarak sayı yapmak tap in f.
Baseball
beysbolda topla birine dokunarak oyundan çıkarmak tag out f.
beysbolda topla birine dokunarak oyundan çıkarmak tag someone out f.
Music
telli bir enstrümanın titreşen teline dokunarak elde edilen flüt benzeri ses harmonic i.
telli bir enstrümanın titreşen teline dokunarak temel sesten elde edilen armonik ses harmonics i.