İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Konuşma Dili | do too expr. | tabii ki |
Konuşma Dili | do too expr. | olmaz olur mu |
Konuşma Dili | do too expr. | yapmaz, etmez olur muyum |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrases | ||
İfadeler | it's never too late to do well expr. | iyi yapmak için hiçbir zaman çok geç değildir |
Idioms | ||
Deyim | only too glad, ready (to do something) s. | (bir şey yapmaya) dünden razı, hazır |
Deyim | do not have too many irons in the fire expr. | bir koltuğa iki karpuz sığmaz |
Speaking | ||
Konuşma | you're too smart to do anything stupid expr. | aptalca bir şey yapmayacak kadar zekisin |
Konuşma | do I have to lose you too? expr. | seni de mi kaybetmek zorundayım? |