dikine - Türkçe İngilizce Sözlük

dikine

"dikine" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 7 sonuç

Türkçe İngilizce
General
dikine erectly zf.
dikine upright zf.
dikine vertically zf.
dikine endways zf.
dikine endwise zf.
dikine plumb zf.
Phrases
dikine on end expr.

"dikine" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 79 sonuç

Türkçe İngilizce
General
düşmek (dikine ve büyük bir hızla) plunge down f.
The benefits of the currency plunged down and started to trade in the red.
Para biriminin faydaları düşerek kırmızıda işlem görmeye başladı.

More Sentences
kafasının dikine giden headstrong s.
I know that Tom is headstrong.
Tom'un kafasının dikine giden biri olduğunu biliyorum.

More Sentences
dikine kesme escarping i.
dikine parmaklık paling i.
dikine park yeri right angle parking i.
kanal kapağının başındaki dikine duvar lift wall i.
düşmek (dikine ve büyük bir hızla) plummet f.
dikine oturtmak upend f.
dikine çevirmek upend f.
dikine kesmek scarp f.
kafasının dikine gitmek go one's way f.
bir şeyi dikine koymak set something on end f.
dikine büyük bir hızla düşmek plunge down f.
dikine düşmek plummet f.
(uçak) gürültü ile dikine yükselmek zoom f.
dikine koymak stand on end f.
-e dikine saplamak stick in f.
dikine oturmak upend f.
dikine koymak rouse [obsolete] f.
kafasının dikine giden unwilling s.
kimsenin dikine gitmeyen bland s.
kafasının dikine giden contrary s.
dikine kesilmiş escarped s.
kafasının dikine giden bull s.
hep kafasının dikine giden wayward s.
dikine çevrilmiş upended s.
dikine oturtulmuş upended s.
burnunun dikine headforemost zf.
burnunun dikine headlong zf.
burnunun dikine headfirst zf.
dikine yönde in cross direction zf.
Phrasals
dikine gitmek run afoul f.
(bir şeyden) dikine büyük bir hızla düşmek plunge down (something) f.
(bir şeyden) dikine büyük bir hızla düşmek plunge from (something) f.
dikine büyük bir hızla (bir şeye) düşmek plunge to (something) f.
Colloquial
burnunun dikine with a high hand expr.
Idioms
kafasının dikine giden kimse a hard head i.
burnunun dikine gitmek swim against the current f.
burnunun dikine gitmek follow one's nose f.
burnunun dikine gitmek lead with one's chin f.
kafasının dikine gitmek have a hard head f.
kafasının dikine gitmek have a thick skull f.
burnunun dikine gitmek follow nose f.
burnunun dikine gitmek follow your nose f.
kafanın dikine gitmek go your own way f.
burnunun dikine gitmek lead with your chin [uk] f.
burnunun dikine against the current expr.
burnunun dikine against the current expr.
Technical
yapım aşamasında geminin yanına dikine sabitlenmiş kısa traverslerden her biri thwart i.
dikine levha standing panel i.
dikine lama mesnet knife-edge support i.
dikine tablo straight switchboard i.
Construction
dikine duvar cross wall i.
iskelede işcilerin ayaklarını platformun dışında taşıyıp boşluğa düşmesine önleyen dikine bağlanmış tahta lehva toe board i.
Aeronautic
dikine kalkabilen uçak jump-jet i.
dikine yükselme zoom i.
dikine kalkış motoru direct lift engine i.
dikine ve kısa mesafede kalkış ve iniş v/stol (vertical and short takeoff and landing.) i.
dikine veya kısa mesafede iniş veya kalkış vertical and/or short takeoff and landing i.
dikine ve kısa mesafede iniş veya kalkış yapabilen hava aracının denize indirilmesi ve/veya kurtarılması için yük ve çıkarma gemilerinin üzerindeki alanlar vertical takeoff and landing aircraft transport area i.
dikine ve kısa mesafede iniş veya kalkış yapabilen hava aracı vertical/short takeoff and landing aircraft i.
dikine yükselmek zoom f.
Physics
uzun bir çubuğun dikine kuvvet etkisi altında ortadan bükülmesi buckling i.
Botanic
beyaz çiçekli ve dikine büyüyen çok yıllık bir ot northern jacob's ladder (polemonium boreale) i.
uca doğru genişleyen parafizleri ve üst yaprak yüzeylerinde altıgen hücreleri olup dikine uzayan bir yosun familyası mniaceae i.
uca doğru genişleyen parafizleri ve üst yaprak yüzeylerinde altıgen hücreleri olup dikine uzayan bir yosun familyası family mniaceae i.
dikine uzayan erect s.
Agriculture
dikine tarım verti̇cal farming i.
Geology
(güney afrika'da) dikine uzanan volkanik yığılma kitlesi pipe i.
Military
dikine konan (kum torbası vb) header i.
dikine sapma vertical deviation i.
dikine atış vertical launch i.
dikine fırlatma vertical launch i.
dikine vuruş normal impact i.
dikine önleme vertical deflection i.
dikine önleme vertical lead i.
kısa mesafede dikine kalkış ve iniş vertical short take-off and landing i.
Ornithology
(şahin, doğan) dikine havalanma tower i.
Modern Slang
kafasının dikine giden sonucuna katlanır a hard head makes a soft ass i.