İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Politics | ||||
Siyasal | difficulties i. | güçlükler | ||
Considerable difficulties have been experienced in relation to monopoly adjustment. Tekellerin uyumu ile ilgili olarak önemli güçlükler yaşanmıştır. More Sentences |
||||
Siyasal | difficulties i. | zorluklar | ||
All of this coincides with the increased difficulties that the European economy has been displaying. Tüm bunlar Avrupa ekonomisinin giderek artan zorluklarla karşı karşıya kaldığı bir döneme denk gelmektedir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | difficulties i. | müşkülat |