dışarı doğru - Türkçe İngilizce Sözlük

dışarı doğru

"dışarı doğru" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
General
dışarı doğru outward zf.

"dışarı doğru" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 36 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ağızdan dışarı doğru çıkan büyük diş buckteeth i.
dışarı doğru fazlasıyla çıkıntılı göz bulging eye i.
dışarı doğru akış effluxion i.
dışarı doğru sürünme ereptation i.
gözü dışarı doğru çıkarma goggle i.
dışarı doğru büyümek grow outward f.
(baskı altındaki yapı) dışarı doğru bükülmek bulge f.
dışarı doğru çıkıntılı bosomy s.
Phrasals
(bitki) dışarı doğru büyümek bush out f.
yüzünü dışarı doğru konumlandırmak face out f.
dışarı doğru çıkıntı yapmak break out f.
dışarı doğru yol göstermek conduct out f.
'-den dışarı doğru yol göstermek conduct out of f.
dışarı doğru takip etmek follow out f.
(birini/bir şeyi) dışarı doğru takip etmek follow someone or something out f.
'-den dışarı doğru dürtüklemek nudge out f.
(bir şeye bir yerden/bir şeyden dışarı doğru) kılavuzluk/pilotluk/kaptanlık etmek pilot (something) out (of something or some place) f.
(bir şeye bir yerden/bir şeyden dışarı doğru) rota vermek pilot (something) out (of something or some place) f.
-den dışarı doğru kılavuzluk/pilotluk/kaptanlık etmek pilot out of f.
'-den dışarı doğru rota vermek pilot out of f.
-den dışarı doğru hücum/sökün etmek stampede out f.
(bir şeyden/bir yerden) dışarı doğru uzanmak/çıkmak thrust out of (something or some place) f.
(bir şeyden/birinden) dışarı doğru uzanmak/çıkmak thrust through (someone or something) f.
(bir şeyden/bir yerden) dışarı doğru yıkılmak/yuvarlanmak tumble out (of something or some place) f.
Technical
dışarı doğru kaymak skid f.
Textile
omuza doğru dışarı ve yukarı doğru çıkan bir yaka türü peak lapels i.
Architecture
kornişin suyu dışarı atmak için dışarı doğru eğimli üst yüzeyi beak i.
Construction
geminin omurgasından dışarı doğru dallanan eğri çerçeve timber i.
duvarın dışarı doğru çıkıntı yapan kısmı breast i.
Math
merkezden dışarı doğru yayılan dallardan oluşan grafik dendrimer i.
Biology
dışarı doğru itilebilen protrusible s.
dışarı doğru itilebilen protrusile s.
Marine Biology
dışarı doğru çıkıntılı gözleri olan ve bu sebeple korkutucu bir görünüşü olan bir japon balığı telescope (carassius auratus auratus) i.
dışarı doğru çıkıntılı gözleri olan ve bu sebeple korkutucu bir görünüşü olan bir japon balığı telescope goldfish i.
dışarı doğru çıkıntılı gözleri olan ve bu sebeple korkutucu bir görünüşü olan bir japon balığı telescope carp i.
dışarı doğru çıkıntılı gözleri olan ve bu sebeple korkutucu bir görünüşü olan bir japon balığı telescope fish i.