döndürücü - Türkçe İngilizce Sözlük

döndürücü

"döndürücü" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
General
döndürücü birler i.
Technical
döndürücü rotator i.
Computer
döndürücü capstan i.

"döndürücü" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 39 sonuç

Türkçe İngilizce
General
baş döndürücü (yükseklik veya dönme hareketi) giddy s.
Tom is giddy.
Tom baş döndürücü.

More Sentences
baş döndürücü dizzying s.
The dizzying heights of the roller coaster made my stomach churn.
Hız treninin baş döndürücü yüksekliği midemi bulandırdı.

More Sentences
baş döndürücü dizzy s.
Tom was starting to feel very dizzy.
Tom çok baş döndürücü hissetmeye başlamıştı.

More Sentences
baş döndürücü dizzier i.
eski haline döndürücü reversionist i.
baş döndürücü hız dizzying speed i.
baş döndürücü hız hair-raising speed i.
hayata döndürücü reviver i.
baş döndürücü vertiginous s.
baş döndürücü reeling s.
baş döndürücü giddy s.
baş döndürücü dazzling s.
baş döndürücü head spinning s.
baş döndürücü stunning s.
baş döndürücü dazzling s.
baş döndürücü turn-sick s.
baş döndürücü vertiginate s.
baş döndürücü mazey [dialect] s.
baş döndürücü maziest s.
baş döndürücü mazier s.
baş döndürücü heady s.
baş döndürücü foudroyant s.
baş döndürücü swoony s.
baş döndürücü devastating s.
baş döndürücü bir şekilde reelingly zf.
baş döndürücü bir şekilde dizzyingly zf.
baş döndürücü bir şekilde dizzily zf.
baş döndürücü bir hızla at an unprecedented pace zf.
Colloquial
baş döndürücü noktalar dizzy heights [uk] i.
baş döndürücü noktalar dizzying heights i.
baş döndürücü şekilde/derecede head-spinningly zf.
Technical
barel döndürücü barrel turner i.
döndürücü kuvvet rotational force i.
döndürücü seti rotator set i.
şerit döndürücü tape transport i.
Computer
şerit döndürücü tape transport i.
Automotive
egzoz gazlı türbin döndürücü exhaust turbocharging i.
supap döndürücü valve rotator i.
zaman ayar kayışı döndürücü kasnak timing belt drive pulley i.