Geçmiş

captive

"captive" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 19 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	captive i.	esir
2	Yaygın Kullanım	captive s.	tutsak
General
3	Genel	captive i.	mahpus
4	Genel	captive i.	tutsak
5	Genel	captive i.	rehine
6	Genel	captive i.	köle
7	Genel	captive i.	savaş esiri
8	Genel	captive s.	baskı altında
9	Genel	captive s.	esir düşmüş
10	Genel	captive s.	mahkum
11	Genel	captive s.	kısıtlanmış
12	Genel	captive s.	büyülenmiş
13	Genel	captive s.	bağlanmış ya da kafese konmuş (hayvan)
14	Genel	captive s.	tek şirkete hizmet eden
15	Genel	captive s.	koşulları kısıtlanmış olan
16	Genel	captive s.	zoraki
17	Genel	captive s.	seçim hakkı elinden alınmış
18	Genel	captive s.	(bir şeylere) mecbur bırakılmış
Military
19	Askeri	captive i.	esir

"captive" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 51 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	captive audience i.	zoraki dinleyiciler
2	Genel	captive balloon i.	yere bağlı balon
3	Genel	take captive f.	esir almak
4	Genel	be captive of one's feelings f.	duygularının esiri olmak
5	Genel	hold somebody captive f.	esir almak
6	Genel	be captive of one's feelings f.	duygularına boyun eğmek
7	Genel	take someone captive f.	tutsak almak
8	Genel	be taken captive f.	esir alınmak
9	Genel	keep someone captive f.	esir tutmak
10	Genel	hold someone captive f.	esir tutmak
11	Genel	be held captive f.	esir tutulmak
12	Genel	be kept captive f.	esir tutulmak
13	Genel	hold captive f.	esir tutmak
14	Genel	hold captive f.	esir almak
15	Genel	lead captive f.	esaret altına almak
16	Genel	lead captive f.	hapse koymak
17	Genel	captive-bred s.	esaret altında yetiştirilmiş
Idioms
18	Deyim	captive audience i.	pür dikkat izleyen seyirci
19	Deyim	captive audience i.	kendini kaptırmış izleyici
20	Deyim	keep someone captive f.	birisini alıkoymak
21	Deyim	hold someone captive f.	birisini alıkoymak
22	Deyim	keep someone captive f.	birisini tutsak etmek
23	Deyim	keep someone captive f.	birisini esir tutmak
24	Deyim	hold someone captive f.	birisini tutsak etmek
25	Deyim	hold someone captive f.	birisini esir tutmak
Trade/Economic
26	Ticaret/Ekonomi	captive finance company i.	bayi stoklarını finanse etmek veya tüketiciye kredi kullandırmak için üretici firma tarafından oluşturulan finans şirketi
27	Ticaret/Ekonomi	role of a captive company i.	arzı denetleme gücüne sahip şirket rolü
28	Ticaret/Ekonomi	captive bank i.	bağlı banka
29	Ticaret/Ekonomi	captive market i.	giriş engelleri olan piyasa
30	Ticaret/Ekonomi	captive shop i.	kullanımı şirkete ait olan atölye
31	Ticaret/Ekonomi	captive bank i.	sermayesinin tamamı şirketler grubuna ait ve amacı bu şirketler grubuna bankacılık hizmeti vermek olan banka
32	Ticaret/Ekonomi	captive market i.	tutsak piyasa
33	Ticaret/Ekonomi	captive product pricing i.	zorunlu ürün fiyatlandırması
Politics
34	Siyasal	agent owned captive company i.	acente sahipli bağlı şirket
35	Siyasal	captive state i.	esir devlet
Insurance
36	Sigortacılık	captive insurance company i.	münhasır sigorta iştiraki
Technical
37	Teknik	with counterbore and captive washer i.	havşalı ve sabit rondelalı
38	Teknik	captive washer i.	sabit rondela
39	Teknik	captive nut i.	sabit somun
40	Teknik	captive screw i.	kilitleme vidası
Mechanic
41	Mekanik	captive wire connector i.	vidalı bağlantı teli
Aeronautic
42	Havacılık	captive balloon i.	sabit balon
43	Havacılık	captive test i.	statik deney
Mining
44	Maden	captive mine i.	kullanım haklarının tamamının işleten şirkette olduğu kömür madeni
Breeding
45	Hayvancılık	captive breeding program i.	nesli tükenmekte olan hayvanların korunaklı bölgelerde yetiştirilmesi programı
Environment
46	Çevre	captive breeding program i.	nesli tükenmekte olan hayvanların korunaklı bölgelerde yetiştirilmesi programı
Military
47	Askeri	captive balloon i.	bağlı balon
48	Askeri	captive test i.	bremze füze testi
49	Askeri	war captive i.	harp esiri
50	Askeri	captive test i.	tespit edilmiş füze testi
51	Askeri	captive firing i.	tespit edilmiş atış