Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
bring something up
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"bring something up"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
bring something up
f.
ortaya atmak
Idioms
2
Deyim
bring something up
f.
bir şey kusmak
3
Deyim
bring something up
f.
öksürerek bir şeyi atmak/çıkarmak
"bring something up"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 56 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
bring something up for discussion
f.
tartışmaya açmak
Phrasals
2
Öbek Fiiller
bring (someone or something) up against (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) yanına taşımak
3
Öbek Fiiller
bring (someone or something) up against (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) yanına atmak
4
Öbek Fiiller
bring (someone or something) up against (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) yanına getirmek
5
Öbek Fiiller
bring (someone or something) up against (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) karşı karşıya getirmek
6
Öbek Fiiller
bring (someone or something) up against (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) yüz yüze getirmek
7
Öbek Fiiller
bring (someone or something) up against (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle)yüzleştirmek
8
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birini/bir şeyi yukarı getirmek
9
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birini/bir şeyi yukarı taşımak
10
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birinin/bir şeyin bahsini açmak
11
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birinin/bir şeyin konusunu açmak
12
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birinden/bir şeyden bahsetmek
13
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birine/bir şeye değinmek
14
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birinin/bir şeyin lafını etmek
15
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birini/bir şeyi gündeme getirmek
16
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birini/bir şeyi büyütmek
17
Öbek Fiiller
bring someone or something up
f.
birini/bir şeyi yetiştirmek
18
Öbek Fiiller
bring someone or something up to something
f.
birini/bir şeyi bir şeye yükseltmek
19
Öbek Fiiller
bring someone or something up to something
f.
birini/bir şeyi bir seviyeye getirmek
Idioms
20
Deyim
bring (one) up for (something)
f.
bir pozisyon için (birini) önermek
21
Deyim
bring (one) up for (something)
f.
bir pozisyon için (birini) aday göstermek
22
Deyim
bring (one) up for (something)
f.
bir pozisyona (birinin) adını önermek
23
Deyim
bring someone up for something
f.
bir pozisyon için (birini) önermek
24
Deyim
bring someone up for something
f.
bir pozisyon için (birini) aday göstermek
25
Deyim
bring someone up for something
f.
bir pozisyona (birinin) adını önermek
26
Deyim
bring someone up for something
f.
terfi/inceleme için (birinin) adını vermek
27
Deyim
bring someone up for something
f.
(birini) terfi ettirmek
28
Deyim
bring someone up for something
f.
(birini) incelemeye almak
29
Deyim
bring someone up for something
f.
(birini) disipline sevk etmek
30
Deyim
bring (one) up on (something)
f.
çocuğunu bir alışkanlıkla yetiştirmek
31
Deyim
bring (one) up on (something)
f.
bol bol (bir şey) yedirerek/yaptırarak çocuğunu büyütmek/yetiştirmek
32
Deyim
bring (one) up on (something)
f.
çocuğunu (bir şeyle) büyütmek/beslemek
33
Deyim
bring someone up on something
f.
çocuğunu bir alışkanlıkla yetiştirmek
34
Deyim
bring someone up on something
f.
bol bol (bir şey) yedirerek/yaptırarak çocuğunu büyütmek/yetiştirmek
35
Deyim
bring someone up on something
f.
çocuğunu (bir şeyle) büyütmek/beslemek
36
Deyim
bring (something) up to code [us]
f.
(bir şeyi/binayı) kanunlara/tüzüğe uygun hale getirmek
37
Deyim
bring (something) up to code [us]
f.
(bir şeyi/binayı) kanunlara/tüzüğe uyacak şekilde değiştirmek
38
Deyim
bring (something) up to code [us]
f.
(bir şeyi/binayı) kanunlara/tüzüğe uyacak şekilde geliştirmek
39
Deyim
bring (something) up to code [us]
f.
(bir şeye/binaya) kanunlara/tüzüğe uyacak şekilde tadilat yaptırmak
40
Deyim
bring something up to code [us]
f.
(bir şeyi/binayı) kanunlara/tüzüğe uygun hale getirmek
41
Deyim
bring something up to code [us]
f.
(bir şeyi/binayı) kanunlara/tüzüğe uyacak şekilde değiştirmek
42
Deyim
bring something up to code [us]
f.
(bir şeyi/binayı) kanunlara/tüzüğe uyacak şekilde geliştirmek
43
Deyim
bring something up to code [us]
f.
(bir şeye/binaya) kanunlara/tüzüğe uyacak şekilde tadilat yaptırmak
44
Deyim
bring something up to code
f.
(eski bina, ev) yönetmeliklere uygun hale getirmek
45
Deyim
bring (someone or something) up to date
f.
(birini/bir şeyi) güncellemek
46
Deyim
bring (someone or something) up to date
f.
(birine/bir şeye) son gelişmeleri anlatmak/bildirmek/aktarmak
47
Deyim
bring someone or something up-to-date
f.
birini/bir şeyi modernize etmek
48
Deyim
bring someone or something up-to-date
f.
birini/bir şeyi modernleştirmek
49
Deyim
bring someone or something up-to-date
f.
birini/bir şeyi çağdaşlaştırmak
50
Deyim
bring someone or something up-to-date
f.
birini/bir şeyi günümüze uydurmak
51
Deyim
bring someone or something up-to-date
f.
birini/bir şeyi yenilemek
52
Deyim
bring someone up-to-date (on someone or something)
f.
birini (biri/bir şey hakkında/konusunda) güncellemek
53
Deyim
bring someone up-to-date (on someone or something)
f.
birine (biri/bir şey hakkında/konusunda) son gelişmeleri anlatmak/bildirmek/aktarmak
54
Deyim
bring someone up-to-date (on someone or something)
f.
birini (biriyle/bir şeyle ilgili) güncellemek
55
Deyim
bring someone up-to-date (on someone or something)
f.
birine (biriyle/bir şeyle ilgili) son gelişmeleri anlatmak/bildirmek/aktarmak
Trade/Economic
56
Ticaret/Ekonomi
bring up something to the agenda
f.
gündeme taşımak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bring something up
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy