Geçmiş

birini/bir şeyi düşürmek

"birini/bir şeyi düşürmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi düşürmek	drop someone or something down f.

"birini/bir şeyi düşürmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 25 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başka birinin/bir şeyin üstüne düşürmek	drop someone or something on someone or something f.
2	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle) tuzağa düşürmek/tuzağa çekmek	entrap (someone) in (something) with (something) f.
3	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle) tuzağa düşürmek/tuzağa çekmek	entrap (someone) into (something) with (something) f.
4	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir seviyeye) düşürmek	relegate (someone or something) to (something) f.
5	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) gözden düşürmek	blow upon (someone or something) [obsolete] f.
6	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) gözden düşürmek	blow on (someone or something) [obsolete] f.
7	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi tuzağa düşürmek	box someone or something in f.
8	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden düşürmek	drop someone or something off something f.
9	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyin) içine düşürmek	force (someone or something) into (something) f.
10	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye/yere) düşürmek	lure (someone or something) in(to something or some place) f.
11	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) tuzağına düşürmek	lure (someone or something) in(to something or some place) f.
12	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) küçük düşürmek	score off (someone or something) [uk] f.
13	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir duruma) düşürmek	trap (someone or something) into (something) f.
14	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) tuzağına düşürmek	trap (someone or something) into (something) f.
15	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey yapması için) tuzağa düşürmek	trap (someone or something) into (something) f.
Idioms
16	Deyim	(birini/bir şeyi bir şeyden) düşürmek	knock (someone or something) out of (something) f.
17	Deyim	(birini/bir şeyi bir şeyden) devirmek (birini/bir şeyi bir şeyden) vurup/çarpıp düşürmek	knock (someone or something) out of (something) f.
18	Deyim	(birini/bir şeyi) bir darbeyle (bir şeyden) düşürmek/devirmek	knock (someone or something) out of (something) f.
19	Deyim	birini/bir şeyi gözden düşürmek	bring someone or something into disrepute f.
20	Deyim	(birini/bir şeyi) kapana kıstırmak/tuzağa düşürmek	bring (someone or something) to bay f.
21	Deyim	birini/bir şeyi kapana kıstırmak/tuzağa düşürmek	bring someone or something to bay f.
22	Deyim	birini/bir şeyi şaşkınlığa düşürmek	throw someone or something into confusion f.
23	Deyim	(birini/bir şeyi/kendini) gülünç duruma düşürmek	make (someone, something, or oneself) a laughingstock f.
24	Deyim	(birini/bir şeyi/kendini) gülünç duruma düşürmek	make a laughingstock of (someone, something, or oneself) f.
25	Deyim	(birini/bir şeyi/kendini) aptal durumuna düşürmek	make a laughingstock of (someone, something, or oneself) f.