Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
birine kalmak
"birine kalmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
birine kalmak
land up with (someone)
f.
2
Öbek Fiiller
birine kalmak
fall upon someone
f.
3
Öbek Fiiller
birine kalmak
fall on someone
f.
"birine kalmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 51 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
(kararı vermek) (birine) kalmak
rest with
f.
2
Genel
birine hamile kalmak
be pregnant with someone
f.
Phrasals
3
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) takılıp kalmak
brood about (someone or something)
f.
4
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) takılıp kalmak
brood about someone or something
f.
5
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) takılıp kalmak
brood on someone or something
f.
6
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) takılıp kalmak
brood over someone or something
f.
7
Öbek Fiiller
birine/bir şeye bir özelliğinden dolayı hayran kalmak/olmak
value someone or something for something
f.
8
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) sadık kalmak
glom onto (someone or something)
f.
9
Öbek Fiiller
(bir şey) birine kalmak
land up with (something)
f.
10
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) sadık kalmak
stick with (someone or something)
f.
11
Öbek Fiiller
(birine) kalmak
lie with (one)
f.
12
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) sıkı sıkıya bağlı kalmak
cling on (to someone or something)
f.
13
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) sadık kalmak
cling on (to someone or something)
f.
14
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) sıkı sıkıya bağlı kalmak
cling to (someone or something)
f.
15
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) sadık kalmak
cling to (someone or something)
f.
16
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kalmak
devolve upon (someone or something)
f.
17
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kalmak
devolve on (someone or something)
f.
18
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kalmak
end up with (someone or something)
f.
19
Öbek Fiiller
(birinden/birine) miras kalmak
hand down from (someone) to (one)
f.
20
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) hasret olmak/kalmak
hone for (someone or something)
f.
21
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) hasret olmak/kalmak
long for (someone or something)
f.
22
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) bakıp ağzı açık kalmak
marvel at (someone or something)
f.
23
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) bakıp hayran kalmak
marvel at (someone or something)
f.
24
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) hasret kalmak
sigh for (someone or something)
f.
25
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) sadık kalmak
stay by (someone or something)
f.
26
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) bağlı kalmak
stay by (someone or something)
f.
27
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) sadık kalmak
stick by (someone or something)
f.
28
Öbek Fiiller
(birine) kalmak
wind up with (someone)
f.
29
Öbek Fiiller
dönüp dolaşıp (birine) kalmak
wind up with (someone)
f.
30
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) şaşırıp kalmak
wonder at (someone or something)
f.
Colloquial
31
Konuşma Dili
(birine) kalmak
be down to (one)
f.
Idioms
32
Deyim
(birine) gebe kalmak
be tied to (something's) apron strings
f.
33
Deyim
(birine) gebe kalmak
be tied to something's apron strings
f.
34
Deyim
sıkıntısı/derdi/işi (birine) düşmek/kalmak
bear the burden (of something)
f.
35
Deyim
(ağır bir/bütün) yük/sorumluluk (birine) kalmak
have a (heavy) cross to bear
f.
36
Deyim
sıkıntısı/derdi (birine) düşmek/kalmak
bear the burden (of something)
f.
37
Deyim
(birine veya başka bir şeye göre) geri/arka planda kalmak
take a backseat
f.
38
Deyim
karar (birine/kendine) kalmak
be on (one's) (own) head
f.
39
Deyim
karar (birine/kendine) kalmak
be on someone's (own) head
f.
40
Deyim
(birine) yapışıp kalmak
be glued to (one)
f.
41
Deyim
(birine/bir şeye) hayran kalmak/olmak
be struck on (someone or something)
f.
42
Deyim
(birine/bir şeye) hayran kalmak/olmak
be struck with (someone or something)
f.
43
Deyim
(birine/bir şeye) ağzı açık kalmak
get an eyeful (of someone or something)
f.
44
Deyim
(birine/bir şeye) ağzı açık kalmak
have an eyeful (of someone or something)
f.
45
Deyim
(birine/bir şeye) yapışıp kalmak
glom on (to someone or something)
f.
46
Deyim
(birine/bir şeye) sadık kalmak
glom on (to someone or something)
f.
47
Deyim
(birine) yapışıp kalmak
be glued to (someone)
f.
48
Deyim
(birine) hayran kalmak
hold (someone) in high esteem
f.
49
Deyim
(birine) hayran kalmak
hold (someone) in high regard
f.
50
Deyim
(birine/bir şeye) sadık kalmak
keep faith with (someone or something)
f.
51
Deyim
(birine) kalmak
land in (one's) lap
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of birine kalmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy