bilmeyen - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

bilmeyen



"bilmeyen" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bilmeyen miscognizant s.
bilmeyen unconning s.
bilmeyen unrecognizing s.
Law
bilmeyen incognizant s.
bilmeyen incognisant s.

"bilmeyen" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 95 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
okuma yazma bilmeyen illiterate s.
General
okuma bilmeyen nonreader i.
okuma yazma bilmeyen kimse analphabet i.
okuma yazma bilmeyen kimse analphabetic i.
yazıyı bilmeyen toplum preliterate i.
bitmek bilmeyen çaba ceaseless effort i.
bitmek bilmeyen cehennem azabı/işkencesi never-ending hell torture i.
okuma bilmeyen non-reader i.
okuma yazma bilmeyen kişi agrammatist i.
yüzme bilmeyen kimse nonswimmer i.
yol yordam bilmeyen kimse amethodist [obsolete] i.
bitmek bilmeyen yakınma kvetch i.
kesilmek bilmeyen iştahın varsayımsal kaynağı maw i.
toplumun okuma yazma bilmeyen bölümü illiteracy i.
matematik bilmeyen kimse innumerate i.
borçlarını ödemek bilmeyen kimse beat i.
durmak bilmeyen (şey) relentless s.
bitmek bilmeyen no end of s.
bitmek bilmeyen prolix s.
bitmek bilmeyen everlasting s.
yol yordam bilmeyen gauche s.
bitmek bilmeyen endless s.
geçmek bilmeyen lingering s.
hesap bilmeyen innumerate s.
bitmek tükenmek bilmeyen never-ending s.
yorulmak bilmeyen weariless s.
dinmek bilmeyen unabated s.
yorulmak bilmeyen tireless s.
alfabeyi bilmeyen analphabet s.
alfabeyi bilmeyen analphabetic s.
yazmayı bilmeyen preliterate s.
bitmek tükenmek bilmeyen everlasting s.
bitmek tükenmek bilmeyen unceasing s.
bitmek tükenmek bilmeyen unending s.
okuma-yazma bilmeyen reading-challenged s.
kendini bilmeyen unselfconscious s.
iyi derecede okuma yazma bilmeyen semiliterate s.
dur durak bilmeyen unslackened s.
durmak bilmeyen remorseless s.
dinmek bilmeyen unabating s.
iyi bilmeyen unacquainted with s.
iyi bilmeyen unfamiliar with s.
iyi bilmeyen unacquainted s.
görevini bilmeyen undutiful s.
bitmek bilmeyen unendly s.
kendini bilmeyen unselfconscious s.
ne yaptığını bilmeyen unselfconscious s.
bitmek bilmeyen verbal s.
yorulmak bilmeyen inexhaustive s.
yol yordam bilmeyen flyaway s.
kendini bilmeyen self-ignorant s.
doymak bilmeyen bottomless s.
(merakı) doymak bilmeyen omnivorous s.
bitmek bilmeyen unending s.
durmak bilmeyen gayretle great guns zf.
Phrases
bunu bilmeyen mi var from the department of the bleeding obvious expr.
Proverb
nereye gideceğini bilmeyen kaptana hiçbir rüzgar yardım edemez no wind serves him who addresses his voyage to no certain port
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar der bad workman blames his tools
nereye gideceğini bilmeyen gemiye hiçbir rüzgar yardım edemez no wind serves him who addresses his voyage to no certain port
oynamayı bilmeyen gelin yerim dar dermiş a poor craftsman blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş a bad carpenter blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş a poor craftsman blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş bad workers always blame their tools
hakkını aramayı bilmeyen kişinin işi görülmez the squeaky wheel gets the grease
hakkını aramayı bilmeyen kişinin işi görülmez squeaky wheel gets the grease
gülmeyi bilmeyen dükkan açmasın a man without a smiling face must not open a shop
gülümsemeyi bilmeyen dükkan açmasın a man without a smiling face must not open a shop
kendini tanımayan/bilmeyen biri özgür değildir no person is free who is not master of himself
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş it's a poor carpenter who blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş it's a poor workman who blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar der a bad workman blames his tools
Colloquial
kötü söz/küfür bilmeyen kişi virgin ears i.
Idioms
nankör/kıymet bilmeyen/hain/vefasız kimse a serpent in (one's) bosom i.
nankör/kıymet bilmeyen/hain/vefasız a snake in (one's) bosom i.
bitmek tükenmek bilmeyen kin bad blood i.
oynamayı bilmeyen gelin yerim dar dermiş a bad carpenter blames his tools i.
bitmek bilmeyen bir mücadele vermek be fighting a running battle f.
kadir kıymet bilmeyen birisine çok değerli bir şey sunmak cast pearls before swine f.
kadir kıymet bilmeyen birisine çok değerli bir şey sunmak cast (one's) pearls before swine f.
bitmek tükenmek bilmeyen like painting the forth bridge expr.
hala bir şey bilmeyen none the wiser expr.
bitmek bilmeyen (bir şey) no end of (something) expr.
Speaking
bunu bilmeyen mi var we all know that expr.
hiçbir şey bilmeyen birinden ne beklersin/umarsın? what do you expect from somebody who don't know anything? expr.
Technical
anahtarı bilmeyen biri için anlamına ilişkin ipucu vermeyecek şekilde oluşturulan parola holocryptic cipher i.
Social Sciences
yazıyı bilmeyen preliterate s.
yazmayı bilmeyen preliterate s.
Linguistics
dil bilmeyen languageless s.
History
yahudi gelenekleri, hukuku veya ahlakını bilmeyen kimseler ame haarez i.
yahudi gelenekleri, hukuku veya ahlakını bilmeyen kimse am haarez i.
Cinema
(ilk olarak game of thrones'da söylenmiş) kış mevsiminin zorluklarını bilmeyen kimse sweet summer child i.
Archaic
susmak bilmeyen prateful s.
Slang
henüz yürümesini bilmeyen veya yeni yeni öğrenen bebek rugrat i.
cinsel yönelimini bilmeyen kimse fence sitter i.
British Slang
yol yordam bilmeyen hairy-arsed s.