Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | bilgilendirilmiş | informed s. | ||
The consumer must remain free to make a fully informed decision. Tüketicinin tam olarak bilgilendirilmiş şekilde karar verme özgürlüğü olmalıdır. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | bilgilendirilmiş | elucidated s. | ||
Genel | bilgilendirilmiş | hipped s. | ||
Genel | bilgilendirilmiş | acknowledged s. | ||
Idioms | ||||
Deyim | bilgilendirilmiş | in the picture expr. | ||
Slang | ||||
Argo | bilgilendirilmiş | fresh s. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | yanlış bilgilendirilmiş | misinformed s. | ||
It is time for this misinformed hysteria in the UK to stop. Birleşik Krallık'taki bu yanlış bilgilendirilmiş histerinin sona ermesinin zamanı gelmiştir. More Sentences |
||||
Medical | ||||
Medikal | bilgilendirilmiş onay | informed consent i. | ||
This is called the PIC procedure - Prior Informed Consent. Buna PIC prosedürü, yani Önceden Bilgilendirilmiş Onay denir. More Sentences |
||||
Psychology | ||||
Psikoloji | bilgilendirilmiş rıza | informed consent i. | ||
I am in favour of a system based on the informed consent of every consumer. Ben her tüketicinin bilgilendirilmiş rızasına dayalı bir sistemden yanayım. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | sınırlı olarak bilgilendirilmiş | smattered s. | ||
Genel | eksik bilgilendirilmiş | ill-informed s. | ||
Politics | ||||
Siyasal | bilgilendirilmiş onam | informed consent i. | ||
Medical | ||||
Medikal | bilgilendirilmiş hasta rıza formu | informed consent form i. | ||
Medikal | bilgilendirilmiş olur | informed consent i. | ||
Medikal | bilgilendirilmiş olur formu | informed consent form i. |