Geçmiş

bilgi veren

"bilgi veren" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 7 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	bilgi veren	enlightener i.
2	Genel	bilgi veren	edifier i.
3	Genel	bilgi veren	communicant s.
4	Genel	bilgi veren	informatory s.
5	Genel	bilgi veren	informing s.
6	Genel	bilgi veren	posted s.
Linguistics
7	Dilbilim	bilgi veren	informant s.

"bilgi veren" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	bilgi veren kimse	reporter i.
2	Genel	bilgi veren kimse	informant i.
3	Genel	bilgi veren kimse	communicant i.
4	Genel	haber veya bilgi veren kimse	informant i.
5	Genel	yanlış bilgi veren kimse	misinformant i.
6	Genel	yanlış bilgi veren kimse	misinformer i.
7	Genel	aydınlatıcı bilgi veren kaynak	torch i.
8	Genel	detaylı bilgi veren	elaborator i.
9	Genel	(el falında) elde bulunan, yaşam ve kader çizgisinden daha uzun olan, evlilik ve gönül ilişkilerinin yaklaşık zamanları ile ilgili bilgi veren çizgi	marriage lines i.
10	Genel	(el falında) elde bulunan, yaşam ve kader çizgisinden daha uzun olan, evlilik ve gönül ilişkilerinin yaklaşık zamanları ile ilgili bilgi veren çizgi	line of marriage i.
11	Genel	manastırlar hakkında bilgi veren kitap	monasticon i.
12	Genel	bilgi veren kimse	informer [obsolete] i.
13	Genel	bilgi veren televizyon programı	infotainment i.
14	Genel	ön bilgi veren ifade	preview i.
15	Genel	yanıltıcı bilgi veren	sinister [obsolete] s.
16	Genel	bilgi anlamı veren son ek	-gnosis snk.
17	Genel	bilgi anlamı veren kelime kökü	-scient snk.
18	Genel	bilgi veren kimse	rep (reporter) kısalt.
Idioms
19	Deyim	bahis oynayacaklar için yarış atları ve jokeylerle ilgili detaylı bilgi veren bir yayın	scratch sheet i.
Trade/Economic
20	Ticaret/Ekonomi	bilgi veren taraf	disclosing party i.
21	Ticaret/Ekonomi	tüketicilere şirketin mal veya hizmetleriyle ilgili bilgi veren kaynak	sales literature i.
22	Ticaret/Ekonomi	teşhir ürününe dair bilgi veren tanıtım levhası	shelftalker i.
Law
23	Hukuk	başsavcının aleyhine dava açtığı kişi hakkında bilgi veren kimse	relator [brit] i.
24	Hukuk	başsavcının aleyhine dava açtığı kişi hakkında bilgi veren kimse (kadın)	relatrix i.
Tourism
25	Turizm	otellerde kişilere bilgi veren ve misafirlerin ihtiyaçlarını dinleyen kimse	concierge i.
Telecom
26	Telekom	herkesin üzerinde istediği gibi düzenlemeler yapmasına izin veren bilgi sayfaları topluluğu	wiki i.
Television
27	Televizyon	televizyon veya sinema ekranında yavaşça geçerek bilgi veren metin	crawl i.
Railway
28	Demiryolu	belirli noktalar arasında hareket eden trenlere dair bilgi veren cihaz	describer [uk] i.
Aeronautic
29	Havacılık	uçağa tam konum ve yönü hakkında bilgi veren radyo sinyalleri ağından oluşan bir navigasyon sistemi	omnidirectional radio range i.
30	Havacılık	uçağa tam konum ve yönü hakkında bilgi veren radyo sinyalleri ağından oluşan bir navigasyon sistemi	omnidirectional range i.
Psychology
31	Psikoloji	(hasta hakkında) bilgi veren kişi	informant i.
Logic
32	Mantık	(adlandırılan sınıfa ait bilgi veren) terim kullanmak	distribute f.
Physics
33	Fizik	kuantum sistemi hakkında bilgi veren araç dalga fonksiyonu	schrödinger's equation i.
Linguistics
34	Dilbilim	genellikle önceki söylem veya ortak yaşantıdan bilgi veren, cümlenin geri kalanının atıfta bulunduğu kelime	theme i.
35	Dilbilim	genellikle önceki söylem veya ortak yaşantıdan bilgi veren, cümlenin geri kalanının atıfta bulunduğu kelime	topic i.
Geography
36	Coğrafya	sular ile ilgili bilgi veren denizcilik haritası	hydrographic chart i.
Meteorology
37	Meteoroloji	hava durumu hakkında bilgi veren sinyal	weather signal i.
Printery
38	Matbaa	baskının genel görünümü hakkında bilgi veren baskı	press proof i.