Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | başarılabilir | achievable s. | ||
We believe that this course of action is ambitious, yet achievable. Bu eylem tarzının iddialı ancak başarılabilir olduğuna inanıyoruz. More Sentences |
||||
Genel | başarılabilir | doable s. | ||
Genel | başarılabilir | getable s. | ||
Genel | başarılabilir | accomplishable s. | ||
Genel | başarılabilir | feasible s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Idioms | ||
Deyim | başarılabilir/ulaşılabilir | within someone's grasp expr. |
Deyim | başarılabilir/ulaşılabilir | within someone's reach expr. |
Deyim | başarılabilir/ulaşılabilir | be within one's grasp expr. |
Deyim | başarılabilir/ulaşılabilir | get within one's grasp expr. |
Deyim | başarılabilir/ulaşılabilir | within one's grasp expr. |
Deyim | başarılabilir/ulaşılabilir uzaklıkta | within grasp expr. |
Archaic | ||
Eski Kullanım | hızlı şekilde başarılabilir | dispatchful s. |