Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | başı ağrımak | get a headache f. | ||
I've got a headache. Başım ağrıyor. More Sentences |
||||
Genel | başı ağrımak | have a headache f. | ||
When she has a headache, the slightest noise irritates her. Başı ağrıdığında, en ufak bir ses onu rahatsız eder. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | bir işten dolayı başı ağrımak | (a certain thing) give someone a headache f. |
Idioms | ||
Deyim | başı çatlarcasına ağrımak | have a splitting headache f. |
Deyim | başı çok ağrımak | have a thick head [uk] f. |
Deyim | akşamdan kalma veya hasta olmaktan dolayı başı ağrımak/sersem gibi olmak | have a thick head [uk] f. |