akılalmaz - Türkçe İngilizce Sözlük

akılalmaz

"akılalmaz" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 27 sonuç

Türkçe İngilizce
General
akılalmaz mind-bending s.
It was a mind-bending experience.
Akıl almaz bir deneyimdi.

More Sentences
akılalmaz inconceivable s.
A few years ago it would have been inconceivable for Japan to send troops overseas.
Birkaç yıl önce, Japonya'nın denizaşırı birlikler göndermesi akılalmazdı.

More Sentences
akılalmaz incredible s.
akılalmaz fantastic s.
akılalmaz preposterous s.
akılalmaz numinous s.
akılalmaz unimaginable s.
akılalmaz incomprehensible s.
akılalmaz incomprehensive s.
akılalmaz reasonless s.
akılalmaz unreasonable s.
akılalmaz obtuse s.
akılalmaz unbelievable s.
akılalmaz incognizable s.
akılalmaz unreasoning s.
akılalmaz hard/difficult to comprehend/understand s.
akılalmaz unseeable s.
Idioms
akılalmaz outside (one's) ken expr.
akılalmaz beyond one’s ken expr.
akılalmaz outside one’s keen expr.
Speaking
akılalmaz it is incredible expr.
Archaic
akılalmaz unconceivable s.
Slang
akılalmaz pure fucking magic s.
akılalmaz ill s.
akılalmaz hellacious s.
akılalmaz red-hot [australia] s.
akılalmaz pfm (pure fucking magic) s.

"akılalmaz" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 10 sonuç

Türkçe İngilizce
General
akılalmaz şeyler unspeakable things i.
akılalmaz bir şekilde incomprehensibly zf.
akılalmaz derecede incredibly zf.
akılalmaz biçimde unbelievably zf.
Colloquial
akılalmaz derecede head-spinningly zf.
Idioms
akılalmaz miktarda para silly money i.
tv programcılığında dikkat çekmek/izleyiciyi tutmak için hileye, şaşırtıcı/akılalmaz bir şeye yer vermek jump the shark f.
tv programcılığında dikkat çekmek/izleyiciyi tutmak için hileye, şaşırtıcı/akılalmaz bir şeye baş vurmak jump the shark f.
akılalmaz bir zenginliğe sahip has more money than god expr.
Archaic
akılalmaz bir şekilde unconceivably zf.