... odaklı - Türkçe İngilizce Sözlük

... odaklı

"... odaklı" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
General
... odaklı oriented s.

"... odaklı" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 239 sonuç

Türkçe İngilizce
General
çift odaklı gözlük bifocals i.
Who invented bifocals?
Çift odaklı gözlüğü kim icat etti.

More Sentences
aile odaklı family-oriented s.
There can thus be no people's Europe without a family-oriented Europe.
Dolayısıyla aile odaklı bir Avrupa olmadan halkların Avrupası olamaz.

More Sentences
büyüme odaklı growth-based s.
It is small and medium-sized enterprises that are very innovative and growth-driven.
Yenilikçi ve büyüme odaklı olan küçük ve orta ölçekli işletmelerdir.

More Sentences
topluluk odaklı community-minded s.
The Europe we need is Community-oriented rather than intergovernmental.
İhtiyacımız olan Avrupa, hükümetler arası olmaktan ziyade Topluluk odaklıdır.

More Sentences
odaklı centred s.
The company's marketing strategy was customer-centred.
Şirketin pazarlama stratejisi müşteri odaklıydı.

More Sentences
Trade/Economic
piyasa odaklı market-driven s.
Secondly, in my view as rapporteur, it is essential that the programme remains market-driven.
İkinci olarak, sözcü olarak benim görüşüme göre, programın piyasa odaklı kalması esastır.

More Sentences
General
uzun odaklı mercek long focus lens i.
elektrik odaklı kablolarla yapılan taşıma telferage i.
çift odaklı gözlük camı bifocal i.
okur odaklı eleştiri reader-response criticism i.
toplum odaklı felsefe community-oriented philosophy i.
duygu odaklı/yüklü dil/konuşma loaded language i.
duygu odaklı/yüklü dil/konuşma emotive language i.
duygu odaklı/yüklü dil/konuşma high-inference language i.
çaba odaklı faaliyet effort-driven activity i.
efor odaklı faaliyet effort-driven activity i.
çözüm odaklı düşünme solution-oriented thinking i.
tasarım odaklı düşünme design thinking i.
insan odaklı tasarım ergonomic design i.
başarmaya odaklı kimse hacker i.
ürün yelpazesindeki ucuz ürünleri satmaya odaklı şirket broadline i.
iktidar ve denetim odaklı örgütlenme politburo i.
dünyevi hususlara odaklı kimse fleshworm [obsolete] i.
erek dilin kaynak dil üzerindeki politik, ideolojik ve ekonomik etkisini hiçe sayıp, tamamen kaynak dil odaklı yapılan çeviri translatese i.
sonuç odaklı olmak be result-oriented f.
değer odaklı value driven s.
hedef odaklı target oriented s.
insan odaklı people oriented s.
çözüm odaklı solution oriented s.
davranış odaklı behavior oriented s.
duygu odaklı emotion-focused s.
değer odaklı value-driven s.
problem odaklı problem-focused s.
değer odaklı value-focused s.
sonuca odaklı result-oriented s.
başarı odaklı success-oriented s.
erek odaklı target-oriented s.
paylaşım odaklı share-based s.
para odaklı money-minded s.
kariyer odaklı career-wise s.
kaynak odaklı source-based s.
bağlam/içerik odaklı context-driven s.
proje odaklı project-oriented s.
verimliliğe odaklı efficiency-fixated s.
sonuç odaklı result-based s.
ihtiyaçlar odaklı requirements-driven s.
içerik odaklı content-specific s.
gelecek odaklı future-oriented s.
soru odaklı question driven s.
kar odaklı profit-driven s.
hedef odaklı objective-driven s.
risk odaklı risk-driven s.
sonuç odaklı result-oriented s.
süreç odaklı process-driven s.
kimlik odaklı identity-driven s.
sonuç odaklı outcome-oriented s.
gösteriş odaklı vanity-driven s.
efor odaklı effort-driven s.
çaba odaklı effort-driven s.
hedef odaklı target-oriented s.
kullanıcı-odaklı user-driven s.
hedefe odaklı goal-driven s.
hedef odaklı goal-driven s.
gelir odaklı income driven s.
tasarım odaklı design-driven s.
performans odaklı performance-oriented s.
teknoloji odaklı technology-driven s.
güvenlik odaklı security-driven s.
emniyet odaklı security-driven s.
albüm odaklı album-oriented s.
pazarlama odaklı marketized s.
pazarlama odaklı marketised s.
analiz odaklı analysis-oriented s.
hedef odaklı goal-directed s.
tek duruma odaklı one-note s.
para odaklı money-oriented s.
incil odaklı gospel s.
amerikan odaklı americancentric s.
cinsellik ve şiddet odaklı pulpy s.
aynı odaklı olarak confocally zf.
-merkezli, -eksenli, -odaklı anlamını veren son ek -centric snk.
Proverb
başta hazırlıklı ve odaklı olmak çoğu zaman başarı getirir a good beginning makes a good ending
Colloquial
nota odaklı grade-grubbing s.
not odaklı grade-grubbing s.
Idioms
para odaklı dollars-and-cents s.
Trade/Economic
bireye odaklı mülakat focused interview i.
etki odaklı veri impact oriented data i.
faktör odaklı ekonomi factor-driven economy i.
fiyat istikrarına odaklı para politikası price stability-oriented monetary policy i.
fiyata odaklı müşteriler price sensitive customers i.
kaliteye odaklı müşteriler quality sensitive customers i.
kullanıcı odaklı tasarım user-centered design i.
müşteri odaklı sistem consumer oriented system i.
müşteri odaklı pazarlama consumer-generated marketing i.
müşteri odaklı pazarlama customer driven marketing i.
mükellef odaklı hizmet ilkesi taxpayer focused service principle i.
müşteri odaklı yönetim customer-oriented management i.
risk odaklı denetim risk based auditing i.
stil odaklı tüketiciler style conscious consumers i.
yetkinlik odaklı bütünleşik yönetim yaklaşımı competence-oriented integrated management approach i.
fiyat odaklı pricewise s.
görev odaklı task-oriented s.
görev odaklı task-oriented s.
görev odaklı task-oriented s.
iş odaklı work-oriented s.
müşteriye odaklı customer-based s.
kar odaklı profit-oriented s.
müşteri odaklı customer-driven s.
kar odaklı profit-minded s.
maliyet odaklı cost-oriented s.
müşteri odaklı customer-oriented s.
müşteri odaklı customer-focused s.
müşteriye odaklı customer-driven s.
müşteri odaklı shopper-driven s.
müşteri odaklı customer-centric s.
piyasa odaklı market-oriented s.
pazar odaklı market-driven s.
tüketici odaklı consumer-wise s.
tüketici odaklı consumer-led s.
pazar odaklı market-led s.
piyasa odaklı quote-driven s.
kar odaklı commercial s.
fiyat odaklı price-sensitive s.
Politics
eylem odaklı haritalama action oriented mapping i.
ihracat odaklı ekonomi export-led economy i.
ihracat odaklı büyüme export-focused growth i.
piyasa odaklı döviz kuru market-oriented exchange rate i.
devlet odaklı state-led s.
hükümet odaklı government-led s.
Technical
çift odaklı tüp double focus tube i.
değişir odaklı mercek variable focus lens i.
değişir odaklı mercek zoom lens i.
hassas odaklı radyografi microfocus radiography i.
iki odaklı cam bifocal lens i.
ışık kaynağı odaklı aydınlatma source- focussed illumination i.
kaynaşık çift odaklı gözlük camı fused bifocals i.
mini ve mikro odaklı x-ışını tüplerinin gerçek odak noktası büyüklüğü actual focal spot size of mini and micro focus x-ray tubes i.
mini ve mikro odaklı x-ışını tüpleri mini and micro focus x-ray tubes i.
müşteri odaklı pazar vertical market i.
odaklı alıcılık focused receptivity i.
ortak odaklı gözmerceği parfocal eyepiece i.
sabit odaklı objektif fixed focus objective i.
tek odaklı hidrojel kontak lens single-vision hydrogel lens i.
uzun odaklı mercek long focus lens i.
uzun odaklı objektif long focus lens i.
ürün odaklı pazar vertical market i.
yumuşak odaklı mercek diffuser lens i.
yumuşak odaklı mercek diffusing lens i.
aynı odaklı confocal s.
değişken odaklı varifocal s.
çift odaklı bifocal s.
iki odaklı bifocal s.
ortak odaklı parfocal s.
sabit odaklı fixed focus s.
üç odaklı trifocal s.
mod odaklı modal s.
Computer
internet odaklı iş internet-driven business i.
internet odaklı iş internet-based business i.
servis odaklı mimari service-oriented architecture i.
alan odaklı field has focus expr.
iş odaklı bir bilgisayar programlama dili rpg (report program generator) kısalt.
Telecom
görev odaklı uç birim job-oriented terminal i.
bağlantı odaklı connection oriented s.
Lighting
(lamba) odaklı prefocus s.
(lamba) sabit odaklı prefocus s.
Marine
çeşitli odaklı varifocal s.
Medical
çok odaklı lökoensefalopati multifocal leukoencephalopathy i.
çözüm odaklı stratejik terapi solution-focused strategic therapy i.
hedefe yönelik/odaklı tedavi targeted treatment i.
hedefe yönelik/odaklı tedavi target treatment i.
müşteri odaklı tedavi client centered therapy i.
travma için karın odaklı sonografi fast (focused abdominal sonography for trauma) i.
çok odaklı multifocal s.
Psychology
danışan odaklı terapi client-centered therapy i.
duygu odaklı başa çıkma emotion-focused coping i.
gelişim odaklı zihin growth mindset i.
ilerlemeli çok odaklı lökoensefalopati progressive multifocal leukoencephalopathy i.
problem odaklı başa çıkma problem-focused coping i.
içe dönük, sezgisel, his odaklı ve yargılayıcı introverted, intuitive, feeling, and judging (infj) i.
zihinsel imgelemesi görsel veya işitsel olmaktan çok hareket odaklı kimse motile i.
çözüm odaklı kısa süreli psikolojik danışma solution-focused short-term psychological counseling i.
duygu odaklı emotion-oriented s.
Optics
üç odaklı gözlük trifocal i.
çok odaklı mercek boşluğu multifocal lens blank i.
çok odaklı mercekler multifocal lenses i.
çift odaklı gözlük bifocals i.
eş odaklı göz merceği parfocal eyepiece i.
tek odaklı mercekler single focal lenses i.
tek görüşlü ve çok odaklı mercek boşluğu single vision and multifocal lens blanks i.
değişken odaklı camlara sahip bir gözlük varifocals i.
camı çift odaklı gözlük bifocal i.
katarakt ameliyatından sonra uzağın net görülebilesi için kullanılan tek odaklı bir lens monofocal iol i.
katarakt ameliyatından sonra uzağın net görülebilesi için kullanılan tek odaklı bir lens monofocal lens implant i.
eş odaklı hale getirmek parfocalize f.
eş odaklı hale getirmek parfocalise f.
aynı odaklı confocal s.
camı çift odaklı gözlük takan bifocaled s.
Biology
biyolojik odaklı biology-oriented s.
Botanic
iki odaklı ve tek kapsüllü bicapsular s.
Agriculture
kentsel tarım odaklı bir yerleşim alanı agrihood i.
Social Sciences
amerikan odaklı americentric s.
Education
öğrenci odaklı faaliyetlerin aksine, öğretmenin karatahta başında konuşmasına odaklı öğretim yöntemi chalk and talk i.
yüksek öğrenim kurumu olduğunu iddia eden fakat kar odaklı olması sebebiyle yetersiz mezunlar veren kuruluş diploma mill i.
öğrenci odaklı learner-centred s.
öğrenci odaklı learner-centered s.
Linguistics
alan odaklı sınav domain-referenced test i.
bilgisayar odaklı dil sınavı computer-based language testing i.
düzgü odaklı sınav norm-referenced testing i.
düzgü odaklı sınav norm-referenced test i.
içerik odaklı öğretim content based instruction i.
iletişim odaklı dil sınavı communicative test i.
öğrenci odaklı öğretim student centred learning i.
parça odaklı sınama discrete-point testing i.
süreç odaklı yazma process writing i.
topluluk odaklı dil öğretimi community language learning i.
alan odaklı domain oriented s.
bütünce odaklı corpus-driven s.
yetişkin odaklı adultomorphic s.
yapı odaklı form-focus s.
edinç odaklı competency-based
Religious
teolojik olarak mesih odaklı olan christocentric s.
isa peygamber odaklı christocentric s.
Philosophy
japonya'da gelişen meditasyon odaklı bir mezhep zenism i.
Military
etki odaklı harekat effect based operations i.
bölge odaklı (personel veya birimler) area-oriented i.
Music
ritim ve blues müziğinin modern ve ticari odaklı türü contemporary r&b i.
Cinema
değişir odaklı mercek variable focus lens i.
değişmez odaklı mercek fixed focus lens i.
derin odaklı çekim deep focus shot i.
Photography
üç odaklı mercek trifocal i.
değişir odaklı mercek zoom lens i.
geri odaklı mercek retrofocus lens i.
otomatik odaklı fotoğraf makinesi point-and-shoot camera i.
(mercek) yumuşak odaklı fotoğraf çeken soft-focus s.
otomatik odaklı (kamera) point-and-shoot s.
Slang
romantizm veya cinsellik odaklı olmayan hayran kurgusu gen i.
Modern Slang
başarı odaklı kimse achievaholic i.
başarmaya odaklı kimse achievaholic i.
hedef odaklı kimse achievaholic i.