Geçmiş

(something) is you

"(something) is you" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Colloquial
1	Konuşma Dili	(something) is you expr.	(bir şey) tam senlik
2	Konuşma Dili	(something) is you expr.	(bir şey) sana çok yakışıyor/yakışmış
3	Konuşma Dili	(something) is you expr.	(bir şey) tam sana göre
4	Konuşma Dili	(something) is you expr.	(bir şey) tam sana uygun
5	Konuşma Dili	(something) is you expr.	(bir şey) sana gidiyor/gitmiş

"(something) is you" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 55 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Proverb
1	Atasözü	something you don't want is dear at any price	bir şey sadece fiyatı ucuz olduğu için alınmaz
2	Atasözü	something you don't want is dear at any price	ucuz etin yahnisi yavan olur
Colloquial
3	Konuşma Dili	(do) you mean to tell me (that) (something is the case)? expr.	bana (…) mi söylemeye çalışıyorsun?
4	Konuşma Dili	(do) you mean to say (that) (something is the case)? expr.	(bir şey) mi demeye çalışıyorsun?
5	Konuşma Dili	(do) you mean to say (that) (something is the case)? expr.	yani (bir şey) mi demek istiyorsun?
6	Konuşma Dili	(do) you mean to say (that) (something is the case)? expr.	(bir şey olduğunu) mu ima ediyorsun?
7	Konuşma Dili	(do) you mean to say (that) (something is the case)? expr.	yani (bir şey) mi diyorsun?
8	Konuşma Dili	(do) you mean to say (that) (something is the case)? expr.	yani (bir şey) olduğunu mu söylüyorsun?
9	Konuşma Dili	is that a (something) in your pocket or are you just pleased to see me [cliché] expr.	cebinde (bir şey) mi var yoksa beni gördüğüne mi heyecanlandın
10	Konuşma Dili	is that a (something) in your pocket or are you just pleased to see me [cliché] expr.	cebinde muz, silah, salatalık mı taşıyorsun yoksa beni gördüğüne çok mu sevindin
11	Konuşma Dili	is that a (something) in your pocket or are you just pleased to see me [cliché] expr.	cebinde (bir şey) mi var yoksa beni gördün diye ereksiyon mu oldun
12	Konuşma Dili	(someone) is not going to thank you for (something) expr.	(bir şey birinin) hiç hoşuna gitmeyecek
13	Konuşma Dili	(someone) is not going to thank you for (something) expr.	(biri bir şey) için teşekkür etmeyecek
14	Konuşma Dili	(someone) is not going to thank you for (something) expr.	(biri bir şeye) memnun olmayacak
15	Konuşma Dili	(someone) is not going to thank you for (something) expr.	(biri bir şeyden) pek hoşlanmayacak
16	Konuşma Dili	you can bet the farm that (something will happen or is the case) expr.	(bir şeyin olacağına/bir şeyin öyle olduğuna) emin olabilirsin
17	Konuşma Dili	you can bet the farm that (something will happen or is the case) expr.	emin ol ki (bir şey olacak/bir şey öyle)
18	Konuşma Dili	you can bet the farm that (something will happen or is the case) expr.	kesinlikle (bir şey olacak/bir şey öyle)
19	Konuşma Dili	you can bet the farm that (something will happen or is the case) expr.	hiç şüphen olmasın ki (bir şey olacak/bir şey öyle)
Idioms
20	Deyim	(someone) is not going to thank you for (something) expr.	hiç hoşuna gitmeyecek
21	Deyim	(someone) is not going to thank you for (something) expr.	hiç memnun olmayacak
22	Deyim	(someone) is not going to thank you for (something) expr.	çok gıcık olacak
Speaking
23	Konuşma	is there something going on between you and her? expr.	aranızda bir şey mi var?
24	Konuşma	is there something between you and her? expr.	aranızda bir şey mi var?
25	Konuşma	is there something going on between you and her? expr.	aranızda bir şeyler mi var?
26	Konuşma	is there something going on between you and him? expr.	aranızda bir şeyler mi var?
27	Konuşma	is there something between you and him? expr.	aranızda bir şey mi var?
28	Konuşma	is there something between you and him? expr.	aranızda bir şeyler mi var?
29	Konuşma	is there something going on between you and him? expr.	aranızda bir şey mi var?
30	Konuşma	is there something between you and her? expr.	aranızda bir şeyler mi var?
31	Konuşma	is there something you want to tell me? expr.	bana söylemek istediğin bir şey mi var mı?
32	Konuşma	is there something that you want to tell me? expr.	bana anlatmak istediğin bir şeyler var mı?
33	Konuşma	when is the last time you had something to eat? expr.	en son ne zaman yemek yedin?
34	Konuşma	is there something going on between you and her? expr.	onunla aranda bir şeyler mi var?
35	Konuşma	is there something between you and her? expr.	onunla aranda bir şey mi var?
36	Konuşma	is there something going on between you and him? expr.	onunla aranda bir şeyler mi var?
37	Konuşma	is there something going on between you and him? expr.	onunla aranızda bir şeyler mi var?
38	Konuşma	is there something between you and him? expr.	onunla aranızda bir şey mi var?
39	Konuşma	is there something going on between you and him? expr.	onunla aranızda bir şey mi var?
40	Konuşma	is there something between you and her? expr.	onunla aranda bir şeyler mi var?
41	Konuşma	is there something going on between you and her? expr.	onunla aranızda bir şey mi var?
42	Konuşma	is there something going on between you and her? expr.	onunla aranızda bir şeyler mi var?
43	Konuşma	is there something between you and him? expr.	onunla aranda bir şeyler mi var?
44	Konuşma	is there something between you and him? expr.	onunla aranızda bir şeyler mi var?
45	Konuşma	is there something between you and her? expr.	onunla aranızda bir şeyler mi var?
46	Konuşma	is there something between you and him? expr.	onunla aranda bir şey mi var?
47	Konuşma	is there something going on between you and him? expr.	onunla aranda bir şey mi var?
48	Konuşma	is there something going on between you and her? expr.	onunla aranda bir şey mi var?
49	Konuşma	is there something between you and her? expr.	onunla aranızda bir şey mi var?
50	Konuşma	there is something I wanted to ask you expr.	size sormak istediğim bir şey var
51	Konuşma	is this something I can help you with? expr.	yardım edebileceğim bir şey mi?
52	Konuşma	is this something I can help you with? expr.	yardımcı olabileceğim bir şey mi?
Slang
53	Argo	is that a (something) in your pocket, or are you just happy to see me? [cliché] expr.	cebinde (bir şey) mi var yoksa beni gördüğüne mi heyecanlandın?
54	Argo	is that a (something) in your pocket, or are you just happy to see me? [cliché] expr.	cebinde muz, silah, salatalık mı taşıyorsun yoksa beni gördüğüne çok mu sevindin?
55	Argo	is that a (something) in your pocket, or are you just happy to see me? [cliché] expr.	cebinde (bir şey) mi var yoksa beni gördün diye ereksiyon mu oldun?