(one's) plate - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

(one's) plate



"(one's) plate" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

İngilizce Türkçe
Idioms
(one's) plate i. (birinin) yapması/bitirmesi gereken işlerin programı
(one's) plate i. (birinin) yapması/bitirmesi gereken işlerin takvimi
(one's) plate i. (birinin) sıkışık takvimi
(one's) plate i. (birinin) yakın zamanda bitirmesi gereken işlerin planı
(one's) plate i. (birinin) yoğun takvimi

"(one's) plate" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 40 sonuç

İngilizce Türkçe
General
have a lot on one's plate f. çok fazla işi olmak
have a lot on one's plate f. bitirilmeyi bekleyen çok sayıda görevi olmak
take down one's plate f. plakasını almak
on one's plate expr. yapılmayı bekleyen
on one's plate expr. ele alınmayı bekleyen
Idioms
(one's) day on a plate i. (birinin) günlük aşı
(one's) day on a plate i. (birinin) günlük diyeti
a lot on (one's) plate i. çok iş
a lot on (one's) plate i. yapacak çok şey/iş
a lot on (one's) plate i. yapılması gereken çok şey/iş
a lot on (one's) plate i. bir sürü iş
a lot on (one's) plate i. çok fazla iş
have too much on one's plate f. çok meşgul olmak
have a lot on one's plate f. çok meşgul olmak
have too much on one's plate f. çok yoğun olmak
have a lot on one's plate f. çok yoğun olmak
have a lot on one's plate f. işten başını kaldıramamak
have a lot on one's plate f. işi başından aşkın olmak
clean one's plate f. tabağını sıyırmak
clean up one's plate f. tabağını sıyırmak
clean up one's plate f. tabağında yemek bırakmamak
clean one's plate f. tabağında yemek bırakmamak
have a lot/enough on one's plate f. zaten yeterince derdi/işi olmak
have one's plate full f. zaten yeterince derdi/işi olmak
have too much on one's plate f. yapacak çok işi olmak
have a lot on one's plate f. yapacak çok işi olmak
clean (one's) plate (up) f. tabağında yemek bırakmamak
clean (one's) plate (up) f. tabağını silip süpürmek
clean (one's) plate (up) f. tabağını sıyırmak
have enough on (one's) plate f. zaten yeterince derdi/işi olmak
have enough on (one's) plate f. işi/derdi başından aşkın olmak
have on one's plate f. (işi) hemen yapması gerekmek
have on one's plate f. (sorumluluk) acil gündeminde olmak
have a lot/enough on one's plate expr. onun derdi ona yeter
have one's plate full expr. onun derdi ona yeter
(one's) head on a plate/platter expr. (birinin) kafasını kesme (kötü bir ceza verme anlamında)
(one's) head on a plate/platter expr. (birini) öldürme (kötü bir ceza verme anlamında)
on (one's) plate expr. önünde (yapacak iş)
on (one's) plate expr. elinde (yapacak iş)
on (one's) plate expr. yapması gereken (iş)