Geçmiş

(birini/bir şeyi) bilmek

"(birini/bir şeyi) bilmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bilmek	know about (someone or something) f.
2	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bilmek	know of (someone or something) f.
Colloquial
3	Konuşma Dili	(birini/bir şeyi) bilmek	get wise (to someone or something) f.
Idioms
4	Deyim	(birini/bir şeyi) bilmek	be wise to (someone or something) f.
5	Deyim	(birini/bir şeyi) bilmek	be/get wise to somebody/something f.

"(birini/bir şeyi) bilmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 20 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bilmek/öğrenmek istemek	enquire about (someone or something) [uk] f.
2	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) olarak bilmek/kabul etmek	know (someone or something) as (something)
Idioms
3	Deyim	(birini/bir şeyi) ismen bilmek	know (someone or something) by name f.
4	Deyim	(birini/bir şeyi) iyi bilmek	be wise to (someone or something) f.
5	Deyim	(birini/bir şeyi) iyi bilmek	be/get wise to somebody/something f.
6	Deyim	birini/bir şeyi nasıl idare edeceğini bilmek	have a way with someone or something f.
7	Deyim	(birini/bir şeyi) anlamak ve onunla nasıl başa çıkacağını bilmek	have the measure of (someone or something) f.
8	Deyim	(birini/bir şeyi) simaen bilmek	know (someone or something) by sight f.
9	Deyim	(birini/bir şeyi) cismen tanımak/bilmek	know (someone or something) by sight f.
10	Deyim	(birini/bir şeyi) dışarıdan bilmek/tanımak	know (someone or something) by sight f.
11	Deyim	(birini/bir şeyi) çok iyi bilmek/tanımak	know (someone or something) inside out f.
12	Deyim	(birini/bir şeyi) a'dan z'ye bilmek/tanımak	know (someone or something) inside out f.
13	Deyim	(birini/bir şeyi) avucunun içi gibi bilmek	know (someone or something) inside out f.
14	Deyim	(birini/bir şeyi) çok iyi bilmek	know (someone or something) through and through f.
15	Deyim	(birini/bir şeyi) a'dan z'ye bilmek	know (someone or something) through and through f.
16	Deyim	(birini/bir şeyi bir şey) olarak bilmek/tanımak	know (someone or something) to be (something) f.
17	Deyim	birini/bir şeyi su gibi bilmek	know somebody/something backwards [uk] f.
18	Deyim	birini/bir şeyi çok iyi bilmek/tanımak	know somebody/something backwards [uk] f.
19	Deyim	birini/bir şeyi su gibi bilmek	know somebody/something inside out f.
20	Deyim	birini/bir şeyi çok iyi bilmek/tanımak	know somebody/something inside out f.